Aşık Paşazade - Osmanoğullarının Tarihi; Tevarih-i Al-i Osman

Derviş Ahmed Aşıki

En Eski Aşık Paşazade - Osmanoğullarının Tarihi; Tevarih-i Al-i Osman Gönderileri

En Eski Aşık Paşazade - Osmanoğullarının Tarihi; Tevarih-i Al-i Osman kitaplarını, en eski Aşık Paşazade - Osmanoğullarının Tarihi; Tevarih-i Al-i Osman sözleri ve alıntılarını, en eski Aşık Paşazade - Osmanoğullarının Tarihi; Tevarih-i Al-i Osman yazarlarını, en eski Aşık Paşazade - Osmanoğullarının Tarihi; Tevarih-i Al-i Osman yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aya Nikola adında bir kâfir, İnegöl'de Osman yaylaya ve kışlaya gittikleri zamanda,bunların göçünü yağmalayıp zarar verirdi. Osman Gazi, Bilecik tekfuruna bundan şikâyette bulundu ve "Sizden dileğimiz, biz yaylaya gittiğimiz vakit eşyalarımızı sizde emanet koyalım." dedi. O da kabul etti. Ne zaman yaylaya gidecek olursa, Osman Gazi bütün eşyalarını öküzlere yükletir ve bir nice hatun kişiyle gönderir; onlar da varıp kalede emanet korlardı. Yayladan döndükleri vakit de peynir, halı, kilim ve kuzular hediye getirip emanetlerini alıp giderlerdi. Ayrıca bu kâfirlerin bunlara itimadı pek çok idi. Ancak İnegöl kâfirleri Osman Gazi'den çekinirler, onlar da bu kâfirlerden sakmırlardı
Sırp lazar'ın peşinde, olacaklardan habersiz bir şehzade; Yakup çelebi
Beri yanda Miloş Kübile adlı bir kâfir, mızrağını sürüyerek ve şapkası elinde olarak padişaha doğru yürüdü. Gaziler karşı çıktılar. Ancak o kâfir, "Gidin, ben el öpmeye geldim ve hem müjde getirdim." dedi. Sırp'ı oğluyla tuttular. İşte getiriyorlar" deyince, gaziler uzak durdular. O kâfir yaklaşınca mızrağını çevirip Padişah'a vurdu. Hemen padişahın üzerine çadır kurdular. Bayezid'i sancak dibinde bıraktılar. Beri tarafta Yakup Çelebi kâfirleri bozguna uğratmıştı. Gelip Yakup Çelebi'ye, "Gel seni baban ister." dediler. Çadıra gelir gelmez onu da babası gibi ettiler. Sırp'ı oğluyla getirip onların da işini bitirdiler. O gece asker arasında üzüntü ve kargaşa oldu. Sabah olunca Bayezid Han'ı padişah yaptılar. Gelip tahta oturdu ve Edirne tarafına yöneldi. Bu hadise tarih olarak hicretin yedi yüz doksan birinde meydana (M. 1389) geldi.
Reklam
"Oğlum olacak ve yerimi tutacak" deme, Eğer nasip olmazsa niyetinden başka bir şey değildir. Zamanı gelmişken fırsatı geçirme, bu ömür bir nimettir, Sakın onu boşuna harcama.
213 syf.
10/10 puan verdi
Birçok tarihçinin kaynak kabul ettiği eserdir. Atsız'ın uzun çabaları ve emekleri sonucu günümüze ulaşmıştır. Göz nuru bir eser desek yalan olmaz. Kaynak kitap dışında, anlatım ve olaylar bizim için çok önemli. O dönemden bugüne gelen nadir kronolojik eserlerden. Atsız'ın Aşıkpaşaoğlu'nu düzenlemeye başladığı yıllarda kitabın ismiyle alakalı bir makalesi var. Okumanızı tavsiye ederim. ^^
Aşıkpaşaoğlu Tarihi
Aşıkpaşaoğlu TarihiDerviş Ahmed Aşıki · Ötüken Neşriyat · 2017430 okunma
Tekfurun bir veziri vardı. Saroz derlerdi. O gitmedi. Hem de hisarın verilmesine sebep olmuştu. Onun dahi pek çok malı vardı. O da kendi isteğiyle hayli mal getirdi. Orhan Gazi onu dahi gazilere verdi. Ancak hayli kafiri de ölmüş buldular. Orhan Gazi bu vezire sordu ki : ''Bu hisarı verdiniz. Neden bunaldınız da verdiniz?'' Saroz dedi ki : ''Birkaç sebepten dolayı verdik. Biri budur ki sizin devletiniz günden güne büyüdü. Bizim devletimiz döndü. Bunu iyice bildik. Biri de bu ki baban üzerimize havale yaptı, gitti. Onun devleti köylerimizi zapt etti. Size itaat eder oldular. Bizi hiç anmaz oldular. Biz de bildik ki onlar rahat oldular. Onun için bizi anmazlar dedik. Biz de o rahatlığa heves ettik. Biri de bu ki tekfurumuz mal yığdı. Fayda vermedi. Hisar bize hapis oldu. Biri de bu ki yaramaza uyduk. O yaramaz Kite tekfurudur. Biri de bu ki alemin değişikliği eksik olmaz. Şimdi bu değişiklik bizde de vaki oldu''
Reklam
393 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.