Aşk Artık Burada Oturmuyor kitaplarını, Aşk Artık Burada Oturmuyor sözleri ve alıntılarını, Aşk Artık Burada Oturmuyor yazarlarını, Aşk Artık Burada Oturmuyor yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aşk Artık Burada Oturmuyor bazı yerlerde hikaye kategorisine alınmış, arka kapağında ise on yedi öyküden oluşan roman olarak sınıflandırılmış bir kitap. Denildiği gibi on yedi birbirine bağlı başlıktan oluşuyor. Konuysa bir ayrılığın anlamlandırılamayışı aslında: Aşk acısı, bir türlü unutamamak bu yüzden alternatif yollarla (fantastik bir biçimde) unutamadığımız insanı geri getirmek. Nazlı Eray için fantastik gerçekçiliğin Türk Edebiyatındaki karşılığı deniliyor zaten bu kitabında da bunu görüyoruz ;sık sık fantastik ögelerle süslenmiş.
Kitap boyunca hayalle gerçek iç içe, bir hocanın evindeyken karşımıza beyaz kürküyle Marilyn Monroe çıkabiliyor aniden, arkadaşımızın evinde küçüklük halimize rastlayabiliyoruz, eski sevgilimiz farklı boyutlarda karşımıza gelebiliyor.
Evde otururken kendimizi bir anda İzmir'de bulabiliyoruz, bir başka evdeyken Rodos'ta ya da bir kapsülden geçip Ankaradayken New York'ta; anıların içinde seyahat ediyoruz kısacası. (Yennefer'ın portallarını hatırlattı.d) Postmodern bir yazar zaten ama yorucu bir anlatıma sahip değil. Akıcı ilerleyen kısa bir kitap.
Çok aşırı beğendim diyemem ortalama bir kitap. Fikir olarak, unutmayı başlatma düğmesi, anıların paylaşılması ve hücre mühendisliği kısımlarını hoştu. Okumak isteyenlerin kafasında güzel bir tablo çizebilmişimdir umarım, iyi okumalar dilerim.<3
“Ay’sız bir geceydi sevgilim. Bir anıt mezarın yanındayız. Sen ispirto ocağını yaktın. Su kaynatıyorsun. Araba yanı başımızda. Çok uzaktan bir motelin yeşil neon ışığı görünüyor. Ama o bile bozamıyor bu görkemli sessizliği, karanlığı… sevdiğim keşke orada mı ölseydik?”
“Gel sevgilim, her şeyi sen anlat bana. Her şeyi senden duyayım; ikimizin yaşadığı, ikimizin oluşturduğu; bizim, yalnızca bizim olan bu dünyanın bitişini senden dinleyeyim. İnan ki, şu an çektiğimden daha az acı çekerim.”