Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Atlas'ın Yükü
Jeanette WintersonEn Eski Atlas'ın Yükü Yorumları ve İncelemeleri
En Eski Atlas'ın Yükü sözleri ve alıntılarını, en eski Atlas'ın Yükü kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ve Atlas'ın öyküsüne yeni bir son yazıldı... Hepimiz Atlas'ı tanıyoruz, dünyayı omuzlarında taşıyan müthiş titan. Tanrılar onu cezalandırdı. Peki bu ceza ortadan kalkamaz mı?
Mitoloji severler buraya gelsin. #jeanettewinterson dan yine farklı bir kurgu okudum. Mitoloji ile ilgilenenler Atlas mitini bilir. Atlas titanlardan biridir ve diğer titanlarla birlikte Oliympuslulara karşı savaş açar. Savaşı Olimypuslular kazanınca da Zeus tarafından cezalandırılır. Cezası gökkubbeyi sonsuza dek sırtında taşımaktır. Winterson, bu eserde bilinen Atlas mitini tekrar kurgulamış ve farklı bir son yazmış. Eserde Atlas, gökkubeyi değil de uzay boşluğunda dünyayı sırtında taşır şekilde tasvir edilmiş. Dünyanın yükünü sırtında taşıyan Atlas dışında ; Hera, Herakles, Zeus gibi insani zaafları olan, öfkeli, kibirli ve bencil diğer tanrıları da bu eserde görüyoruz. Winterson'un esere yazdığı son söz de çok hoşuma gitti. Kendisi küçük yaşta bir aileye evlatlık verilmiş, biyolojik ailesini hiç tanımadığını, yanında o ailesinden kalan bir dünya getiremediğinden kendisine yeni dünyalar kurguladığını belirtiyor. Eserde kader, geçmişin yükü, geleceğin ağırlığı zengin metaforlarla irdelenmiş. Çabucak okunan iyi bir eser , okuyunuz.
Atlas'ın Yükü, yazarın giriş kısmında belirttiği gibi uyarlama bir kitap. Günlük hayatta ana hatları aynı olan ancak detayları değiştirilmiş çok hikaye görür, duyarız. Atlas'ın yükü de onlardan bir tanesi.
Atlas, Zeus ile yeryüzünün çocuğu. Yarı tanrı, yarı titan. Savaşta titanların tarafında olduğu için tanrılar tarafından cezalandırılıyor ve kozmosu taşımak zorunda kalıyor. Kitabın benim için en güzel kısmı Herakles ile Atlas arasında geçen konuşmaydı. Herakles bir gün Atlas'ın yanına geliyor ve ondan bir şey istiyor. Bunun için de kozmosu taşıyor bir süreliğine. Bu süreçte Herakles Atlas'ın geri gelmeyeceğini çünkü taşıdığı yükün çok ağır olduğunu düşünürken Atlas geri geliyor. Cezasından ve taşıdığı yükten kaçmıyor. İşte buradaki diyaloglar çok güzeldi ve çok anlamlıydı da.
Sevmediğim tek kısım sonunun yazar tarafından kesilmesi oldu. Belli belirsiz bir sonu var kitabın. Ama buna rağmen kitap çok güzeldi. Bir de +18 2-3 yer bulunuyor kitapta. Onlar da Herakles'in kısmında.
Ana hikaye Atlas'ınki olsa da Herakles'in hikayesine de değinilmesi hoştu bence. Mitolojiyi farklı şekillerde okumak hoşuma gidiyor açıkçası. Yazar giriş kısmında özgün olmanın önemli olduğunu da vurguluyor ve bence özgün olmayı başarmış da. Ancak dediğim gibi sonunun, yazarın konuşması ile kesilmesi bütün havayı bozmuş. Genel olarak güzeldi. Keyifli okumalar :)
Yaptığı bir hata yüzünden dünyayı sonsuza kadar taşımaya mahkum atlasın sabırla, kendi arzularıyla boğuştuğu güzel bir roman. Tek solukta bitireceğiniz harika öykü tadında bir roman. Okumanızı tavsiye ederim. Mutlu kalın, kitapla kalın. :-)
134 syf.
8/10 puan verdi
#jeanettewinterson Antik mitleri seven herkesin keyif alabileceği Herakles ve Atlas hakkındaki efsanenin bazı kısımlarını kendi tarzında yeniden anlatıyor. Poseidon ve Yeryüzü birbirini sever. Âşıklar, daha sonra ateşi çalan diğer oğulları Prometheus gibi, özgürlük uğruna savaştığı ve sınırları aştığı için Tanrılar tarafından cezalandırılan, Atlas'ı dünyaya getirir. Atlas, bütün dünyanın, göklerin ve yeraltının yükünü omuzlarında taşımak zorunda kalmasına neden olan Tanrılar ve Titanlar arasındaki savaş gibi, ebeveynleri arasındaki ilişkiyi okumak da çok güzeldi. Hayatını düşünerek yaşayan yarı-insan bir Titan olan Atlas, dalgın, özlü ve hassas bir şekilde tasvir ediliyor. Yaşamını tanımlayan cinsellik ve şiddet olan kaba Herakles’le karşı karşıya. Herakles istediğini, istediği zaman alan, yoluna çıkan herkesi ortadan kaldıran biri. Atlas düşünerek, Herakles yaptıklarıyla yaşar. Winterson, sınırların ve arzunun, özgürlüğün, özgür iradenin ve kaderin anlamını yeniden yarattığı mit ile sadece günümüzün perspektifinden düşünmekle kalmıyor, daha da derinlere iniyor ve bize ülkümüzü sorgulatıyor
Atlas'ın Yükü sadece mitolojik bir anlatıyı yeniden dillendirmekle kalmıyor, ona farklı bir bakış açısı da sunuyor. Bu türden mitleri yorumlayan ve günümüze uyarlayan kitapları çok seviyorum. Son dönemlerde de şansıma hep bu tür kitaplar denk geldi. O nedenle de ayrı mutluyum.
Yazar, bu kitabında, sadece Atlas'ın hikayesini yeniden yorumlamakla kalmıyor aslına bakarsanız. Kurgunun içerisine kendi yaşantısından kareler, anılar, hatıralar da serpiştiriyor. Dünyanın 'yükünü' sırtlamakla sorumlu Atlas ve günümüz insanın kesişim noktalarına dikkat çekiyor.
Sahi Atlas bu yükü bir an için olsa bıraksa neler olurdu? Kim bilir?
Bu kitabı sadece mitoloji severlere değil aynı zamanda düşünmeyi seven herkese öneriyorum.
Çeviri ise Dilek Şendil'e ait ve mükemmel.
Kitaplarla kalın!