Doğasında araştırmacılık olan Batı düşüncesi için, yanıtlanamayan ya da yanıt bulunması gerekmeyen soru yoktur: bilimsel düşünce burada yeşerir. Bu kendini beğenmişliğe Budizm bilgeliği ile karşı çıkar. Hiçbir soru yanıt bulamayacaktır, zira her biri başka bir soruya yol açar, hiçbir şey kendi doğasına sahip değildir, dünyanın sözde gerçeklikleri geçicidir, birbirlerini izler ve iç içe geçerler öyle ki onları bir tanımın halkalarında ele geçirebilmek mümkün değildir.
"Biz Batılılar için, miti tarihten ayıran dipsiz bir uçurum söz konusudur. Buna karşılık, Japonya'nın en ilginç çekiciliklerinden biri, insanın orada kendini hem tarihe hem de mite yakın hissetmesi gerçeğinden ileri geliyor."