Oktay onunla nasıl baş edeceğini bilmiyordu. Endişesi geceleri uyumasına engel oluyordu. “Kolunu kesip hiçbir şey olmamış gibi yatağına yatıp uyuyorsun.” Sakin kalmaya çalışsa da o da delirmek üzereydi. “Kan kaybından ölebilirdin! Sabah seni o yatakta ölü bulabilirdim!” Sesi titremişti. Bu o kadar olasıydı ki korkusu bedenini ele geçiriyordu. “Ne halde olabileceğimi düşünebiliyor musun sen? Yaptığın şeyin bir büyü mü yoksa bir lanet mi olduğunun bile farkında değilsin. Kendini lanetledin az önce!”
“Ben lanetliyim zaten!” Defne uzun zamandır o kadar hissizdi ki taşmak istiyordu. Birileriyle kavga etmek, bağırmak çağırmak bir şeyler parçalamak. Ama ne öfkelenecek enerjisi vardı ne de bir şeyler hissedebiliyordu. “Kimi sevsem benim yerime o ölüyor. Benim peşimde dolanıp her yaptığımı incelemekten vazgeç. Evet delirdim. Evet, aklımın hiçbir zerresi yerinde değil. Ama bunu geri çeviremezsin. O dönmeden ben de dönmeyeceğim."
Ayza serisinin ikinci kitabı Kurt’un Büyüsü, ilk kitap Sothis’in Batışı’nın bıraktığı yerden devam ediyor.