"Ölü! Ölü! Ölmüş!"
Bir yıldırım darbesi gibi beklemeden inen böyle bir sözcük hemen anlaşılmaz. Sizi sarması ve kalbinizden ısırması için acıya bir zaman gereklidir.
Bir zaman gelecek ki , bütün bu aşk rüyasından hiçbir şey kalmayacak. Bir zaman gelecek ki, her ikimiz derin gecede kaybolmuş bulunacağız, varlığımızdan hiçbir iz kalmayacak, her şey, taşlarımızın üzerine yazan adlarımıza kadar her şey silinecek.
İnsan sevdiği kadının geçmişini zamandan geri almayı, onun çocukluk yüzünü, onun her yaştaki yüzünü görmüş olmayı ister. İnsan onu küçük bir kızken sevmiş olmayı, başka hiç kimsenin onu okşamamış, sevmemiş, görmemiş ve ona dokunmamış, sahip olmamış bulunmasını, onu kendi kolları arasında büyütmüş olmayı ister. İnsan onun geçmişini, sizden önce başkalarına verilmiş olan her şeyi kıskanır; kalbinin en küçük hislerini ve ağzından sizden önce başkalarının duyduğu en küçük sözlerini kıskanır.