Okuduğum ilk Turgenyev kitabı Babalar ve oğullar oldu.Kitabin anlatımı oldukça akıcı anlaşılır. Ben Rus klasiği olduğu için içinde kalabalık isimler bekliyordum.Ama hiç de öyle olmadı. Üç ev arasında gidip geldi olaylar.Karakterleri Nihilist görüşe sahip Bazarov ve öğrencisi Arkadiy baş karakterlerimiz.Olay örgüsü içerisinde dönemin Rusya sında görülen olaylara sıkıntılara yüzeysel değinilmiş. Zengin fakir arasındaki fark,kölelik,köylünün durumunun anlatımı, Rus halkına göndermeler, düello, aşk,aile bağları, kusaklarasi görüş farklılığı, dönemin hastalıkları bu konular derine inmeden yüzeysel bir şekilde karşımıza çıkıyor. Nihilist görüşe sahip Bazarov un aşık olduğu Odintsova ya karşı kendisiyle mücadelesi ile karşılaşıyoruz. Bazarov un bir konuşmasında geçen şu sözlerin ardından aşık olması büyük lokma ye ama büyük söz söyleme lafını aklıma getirdi.Zamanin ınsanın karşısına neler sunabileceği belli olmuyor.Hopp birde bakmışsın ben yapmam etmem dediğin şeyin ortamındasındır.Evet Arkadiy ile konuşma şu şekildeydi
-..tüm hayatını bir kadının aşkına yatıran, kaybedince de çöken, artık hiçbir işe yaramayacak kadar kendini bırakan, hayata küsen bir erkek,erkek değildir...
Babalar ve oğulların arasındaki sevgi çok hoştu. Sadece babanın annenin eve gelen oğlu Bazarov sıkılıp gitmesin diye parmak ucunda yürümeleri, sarilamamalari,rahat konusamamalari beni üzdü.
Bazarov un sonu çok üzücüydü. Son kez aşık olduğu kadını görmek istemesi ,annesi ve babasının son durumlari..
Ben severek rahatlıkla okudum.
