Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

10 Temmuz İnkılâbı ve Netayici

Balkanlardan Hicaza İmparatorluğun Tasfiyesi

Hüseyin Kazım Kadri

Balkanlardan Hicaza İmparatorluğun Tasfiyesi Sözleri ve Alıntıları

Balkanlardan Hicaza İmparatorluğun Tasfiyesi sözleri ve alıntılarını, Balkanlardan Hicaza İmparatorluğun Tasfiyesi kitap alıntılarını, Balkanlardan Hicaza İmparatorluğun Tasfiyesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Avrupa’dan para dilendikçe haysiyet ve itibarımızı aldılar ve fazla olarak bizi de mahrum ve eli boş bıraktılar.
Sen zalimsin!demeye cesaret edemeyen bir milletin dünyada hayat hakkının kalmadığını anlamak pek güç bir şey değildir. Zulüm ve istibdadın en utanılacak ve en iğrenç hallerine tahammül eden, daha doğrusu cehalet, ahlaksızlık, menfaat aşkı ile padişahın yoldan sapmalarına zemin hazırlayan bizler değil miydik? ...Abdülhamit, halkın ahlakını ürününden başka bir şey değildir. Biz onun asrında çekilen sıkıntıların, görülen kötülüklerin sebeplerini bu şekilde açıklayabiliriz
Reklam
Milletin kabiliyet ve istidadını bilen adamlardan mahrumiyetimiz, bizi hatır ve hayale gelmeyen felaketlere götürdü.
İnkılap ile Türkiye için yeni fakat zor bir hayat dönemi başlamıştı. Milli hakimiyet görüşünü kabul eden Abdülhamit bundan sonra hiç bir şeyden sorumlu tutulamazdı. temmuzun onbirinci gününden itibaren bu sorumluluk başkalarına, onu zorba ve özgür tahtından düşüren adamlara geçiyordu. Daima kendisine sadık kalacağına inandığı ordu, eski dostu olan Arnavutlar onu aldatmışlar ve dengesini kaybedip müthiş bir uçuruma yuvarlamışlardı.
Meşrutiyetten evvel Doğu Anadolu' da Ermenilerin sosyal durumları daha fena idi. Abdülhamid zamanındaki suikastlar, cinayetler sonu gelmez sıkıntılar onları yormuştu. Fakat zeki ve çalışkan olan Ermeniler ilk zamanlarda kaybettiklerini sonradan kazandılar ve zahiren yönetilen millet mevkiinde iken hakim ve zorba millet yerine geçtiler.
Şeyh Ebulvefa' nın"Kürt yattım Arap kalktım" dediği gibi yedi sekiz saat evvel padişahın haksızlık ve zulmü endişesiyle uykuya yatan bir halk, hürriyet ve meşrutiyet perver olarak yataklarından kalkmışlardı.
Reklam
Talat Bey Bulgarlarla yaptığımız bazı haberleşmelerde bizzat bulundu ve bütün hezimetlere ve felaketlere şahit oldu.Geri dönüşünde askerlerimizin Bulgarların önünden nasıl kaçtıklarını anlatıyordu. Musa Kazım Efendi aldığı haberlerden pek mütesir oldu ve " Allah kahretsin! Bu adamlar Allah' tan da korkmuyorlar mı? Bu ne dinsizlik, ne imansızlık!..." demiştir. Talat Bey : Ah Efendi, Allah korkusu insanı cennete kadar götürebilir; fakat Sofya' ya gitmek için insanda başka bir iman olmalıdır!... demişti
18 öğeden 11 ile 18 arasındakiler gösteriliyor.