Bana Aydınlıktan Söz Et kitaplarını, Bana Aydınlıktan Söz Et sözleri ve alıntılarını, Bana Aydınlıktan Söz Et yazarlarını, Bana Aydınlıktan Söz Et yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
bir taburenin kesinliğidir
sonunda
ayaklarının altından
bir yana savrulurken
gövdenin yükü
tüm varlığının ağırlığıyla
kırıp dağıtsın diye,
ruhun özgürlüğü için
bu ise şayet
son çare!
ölümden korkmadım asla
gerçi elleri rezillikten daha kırıcıydı
benim korkum
bir mezar kazıcının ücretinin
benim özgürlüğümden daha fazla olan
bir ülkede ölmektir!
keşke öğrenebilselerdi
güneşten bağışlayıcı olmayı
acılarında ve sevinçlerinde
kuru ekmeklerinde bile...
ve bıçaklarını
paylaşmaktan başka çıkarmasalardı!
ben aşkı şarkıladım
ölümden daha gümbürtülü
ormandan daha yeşil
ben yaprağı şarkıladım
denizden daha çalkantılı
ben bir dalga şarkıladım
yaşamdan daha vurgulu
ben ölümü
şarkıladım.
biz yazdık ve ağladık
gülerek raksa kalktık
biz naralar atarak geçtik canımızdan
kimse aldırmazdı bize.
uzaklarda bir adamı astılar
kimse bakmak için başını kaldırmadı
ve böyleydi
şarkı ve güzellik
artık insanın olmayan toprakları
terk etti
bir mezar kaldı ve bir ağıt
ve insan
kölelik hapishanelerinde kalakaldı
herzamanlığına prangalı.
beni insan yarattın
gövdesinin her hatasından utanç içinde
cehennem arsalarında avare ve kokuşmuşluk kuyusuna
tepetaklak
ya da senin kulluğuna boyun eğmişliğinin sevincinde
kağıttan çiçekleriyle solgun bir bahçenin avaresi.
ne zaman yaşamışım?
hangi ardışık gündüzlerin, gecelerin tümünü ben?
şayet bu güneş
çiysiz ve şafaksız
dünyanın ilk seherini denemiş
olgunlaşmamış o meşale ise.