Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bartleby ve Şürekası

Enrique Vila-Matas

Bartleby ve Şürekası Sözleri ve Alıntıları

Bartleby ve Şürekası sözleri ve alıntılarını, Bartleby ve Şürekası kitap alıntılarını, Bartleby ve Şürekası en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
sonuç olarak her kitap, tutkuyla keşfetmek iste­diği ve isteyeceği öz olarak 'edebiyat olmayanın' peşine düşer.
Bazen yazma eylemi terk edilir, çünkü insan asla üstesinden gelemeyeceği bir delilik haline kapılır. Bu konuda en paradigmatik örnek, Robert Walser’de gönülsüz bir taklitçisini bulan Hölderlin’dir. Hölderlin, yaşamının son otuz sekiz yılını, Scardanelli, Killalusimeno veya Buonarotti adlarıyla imzaladığı tuhaf ve anlaşılmaz dizeler yazarak ve Tübingen’de, marangoz Zimmer’in çatı arasına kapanmış bir biçimde geçirdi. Robert Walser ise, yaşamının son yirmi sekiz yılında, önceleri Waldau'nun, daha sonra Herisau’nun tımarhanelerindeydi. Oralarda kendini, küçücük kâğıt parçalama mikroskopik harflerle okunması mümkün olmayan ve anlaşılmaz karalamalar yazmak gibi çılgınca bir etkinliğe adamıştı. Bence, Walser gibi Hölderlin’in de bir bakıma yazmayı sürdürdüğü söylenebilir: “Yazmak -derdi Marguerite Duras- aynı zamanda konuşmamaktır. Susmaktır. Sessizce ulumaktır.”
Reklam
“ Çünkü halk, beğenmediği başarılarla hiç ilgilenmiyor.”
Söylemek icat etmektir. Sahte olsun, gerçek olsun fark etmez. Biz bir şey icat etmiyoruz. Öğrenilmiş ve unutulmuş okul ödevlerinden aklımızda kalanları, dersleri kekeleyerek yinelediğimizde bir şey keşfettiğimizi sanı­yoruz. Hepsinin canı cehenneme.
Boşluğa doğru ilerleyen bir kâşif gibiyim. Hepsi bu.
İskenderiye'de, Bilge Ptolemaios'un, "yeryüzünün tüm egemenlerine ve yöneticileri-ne" bir mektup yazdığı söylenir. Bu mektupta, her tür yazarın, şa­irlerin ve nesir yazarlarının, hatiplerin veya sofistlerin, doktorların veya kahinlerin, tarihçilerin ve bunların dışındaki her türlü yazarın "yapıtlarının kendisine gönderilmesini" rica ediyordu. Ayrıca, şu da biliniyor ki, Ptolemaios, İskenderiye'ye uğrayan ge­milerde bulunan tüm kitapların kopya edilmesini, orijinallere el konulmasını, asıl sahiplerine kopyalarınınverilmesini emretmişti. Bu kütüphaneyi daha sonra "gemilerin kütüphanesi" olarak adlandırdı.
Reklam
Resim fırçasının yararsız bir alet olduğunu niye anlamıyorsunuz? Bu, parlaklı­ğı ölçüsüz bir evreni resmetmeye, basit bir diş fırçasıyla başlamak gibi bir şey. Hiçbir sanat, anlatımda bu kadar yoksul değil­dir. Resim yapmak, resimlenemeyen her şeyden vazgeçmekten başka bir şey değildir.
“ Ve eğer bir gün bir dalga beni kaldırıp gücün ve prestijin hüküm sürdüğü yükseklikleri taşısaydı, bana yardımcı olan koşulları parça parça eder ve kendimi hiç aşağıya, en değersiz ve en önemsiz karanlıklara fırlatırdım. Ben ancak aşağılarda soluk alabilirim.”
“ Benim mizah anlayışım bazı iklimler gibidir, öğleden sonraları sıcak, geceleri soğuk.”
Sayfa 126Kitabı okudu
“ dipsiz uçurumları sularında neredeyse bilinçsizce ilerlerken, düşlerinden ve Sezgilerinden ötürü sarhoş olurlar, ideal olanın garip sınırının ötesine geçmişlerdir. Ve tüm bunlar sonsuza dek işlerine işlemiştir... Solgun bir ışık seli gibi yüzlerini kaplamıştır. Ruh gözeneklerinden dışarı fırlar. Hangi ruh? Tanrı.”
509 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.