Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bauman Sosyolojisi

Zülküf Kara

Bauman Sosyolojisi Gönderileri

Bauman Sosyolojisi kitaplarını, Bauman Sosyolojisi sözleri ve alıntılarını, Bauman Sosyolojisi yazarlarını, Bauman Sosyolojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Artık Gramsci’nin (hegemonya) yerini Foucault (disiplin) al­mıştır. Bauman, “disiplin’i kapitalist pazarda insanları fazlasıyla etkileyen fakat insanların çoğu zaman farkında olmadıkları bir “güç” olarak düşünür. Öyle ki insan istemese de alışveriş merkez­ ilerinin kaygan zemininde büyülenerek harikalar diyarındaki vit­rinlere tav olmaktadır.
"İnsan pratiği, bilginin tüm bileşenlerini anlamlı hale getirir. Bilimsel bilgi ile insani bilgi arasında temelde bir fark yoktur ve aslında tüm bilgiler insancıl­dır. Bu yüzden dünyanın bilgisi, spekülasyona değil eyleme daya­nır. Bilgi, dünyayı yalnızca yorumlamak anlamına gelmez, aksine onu değiştirmeyi de içerir. Kolakowski
Reklam
"Kendinize mutlu olup olmadığınızı sorduğunuz anda, artık mutsuzsunuzdur..."
... ilişkiye başlamak için iki kişinin rızası gerekirken bitirmek için nasıl olup da sadece birinin kararının yeterli olduğudur.
Seçim zamanı geldiğinde insanların hafızalarının silinmeyeceğini umuyorum.
Mühim olan şey doğruluk değil gösteri değeri artık…
Reklam
Kısıtlananlar olduğu sürece özgürlük ikti­dardır.
Hangi kitabından merak ettim Baumanın
Kuruluşundan itibaren Türk devleti de tepeden inmeci mo­dernleşme eğilimi ve devrimci öncülleriyle yüksek modernist inancı, kurucu ideolojilerinden biri olarak benimser. Ne de olsa yüksek modernist proje “halkın çalışma alışkanlıkları, yaşama örüntüleri, ahlaki davranışları ve dünya görüşlerinde devasa, ütopik değişimler yaratmak için devlet iktidarını kullanmak isteyen planlamacılara, mühendislere, mimarlara, bilim adam­larına ve teknisyenlere” oldukça cazip gelmektedir. Siyasal alan­ daki mevcut muhalefetin ekseriyetle sindirildiği 1927 sonrası, soyadlarının yaratılmasından ölçü ve ağırlıkların standardizas­yonuna, nüfus kayıtlarının tesisinden dil devrimine kadar pek çok alanda devlet, okunaklılık stratejilerine yaslanır. Okunabi­lirlik araçlarının kalıba dökülmesi adım verebileceğimiz bu sü­reçte özellikle iki uygulama ön plana çıkar: Kartografik şiddet ve bu şiddetin eşliğinde devletin yetkili birimlerinin hazırladık­ları resmi raporlar.
Kardeşliği öncelemedikçe eşitlik ve özgürlük ideali, insanın insanlığına yö­nelik bir tehdit taşır
Eylemle sonuçları arasındaki fiziksel ve/veya psikolojik uzaklığın artışı, ahlaksal sınırlamaların askıya alınmasından da fazlasına yol açar; eylemin ahlak yönünden önemini ortadan kaldırır ve böylece ahlaklılığın kişisel standartlarıyla eylemin toplumsal sonuçlarının ahlakdışılığı arasındaki her türlü çelişkiyi daha doğmadan çekip alır
Reklam
Mükemmelin, kusursuzluğun yaşanabilmesi için kusurların temizlenmesi, ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bauman, mo­dern insanın kusursuzluğu yakalama düşüncesini ve bu yoldaki uygulamalarını bahçe-bahçıvan metaforuyla anlatmaya çalışmış­tır. Modern kültürü bir bahçe kültürüne benzeten Bauman, bir bahçıvan için yabani otlar, oldukları şey olmalarından çok; güzel, düzenli bir bahçenin oluşturulmasını engelledikleri için ölmeli­dirler, demektedir
Bauman, modernite karşısında yapılması ge­rekenin, moderniteyi idam sehpasına çıkarıp asmak değil, mo­dernite idealinde eksik olan ahlaki vicdanı gerçekleştirebilmek olduğunu söyler. Bauman, insanın çıktığı macera içinde kendi bilincine varan bir uygarlık noktası olarak modernitenin, kendi­sinden öncekilere yönelttiği eleştiriler bağlamında onlar gibi aynı üstenci bakışla bireyin bütün yaşam alanlarını belirleme iddiasın­dan vazgeçerek, bireye kazandırdığı özerklik, özgürlük ve eleştirel akıl yanında ahlaki bir sorumluluk da kazandırması gerektiğini vurgulamaya çalışmaktadır
Bauman
Holocaust, kusursuza ulaşmanın mümkün olduğunu öngören modernitenin bir neticesidir.
Holocaust sözcüğü, Yunanca “bütün” anlamına gelen “holos” ve “yanık” anlamına gelen “kaustos”tan türetilmiş bir addır. Almanyada Nazi yönetimi döneminde çok sayıda Yahudi’nin öl­dürülmesiyle sonuçlanan sistematik soykırımın tercih edilen adı olmuştur. “Shoah” kelimesi bugünkü İbranice’de Holocaust teri­minin karşılığı olarak kullanılmaktadır.
Nitelik olmadığında, selameti nicelikte ararız. Belirli bir süre­nin anlamı kalmamışsa sizi kurtaracak olan şey, değişimin hızıdır. Her şeyin sayılarla ifade edildiği ve başka türlü anlaşılmadığı, ki­tapların kalitesinin satış sayısıyla, bir filmin veya bir olayın perfor­mansının izlenme oranlarıyla, hatta “tanınmış bir kişinin niteliği­nin cenazesini izleyen kişi, entelektüelin kalitesinin alıntı yapılma” sayısıyla ölçüldüğü bir zamanda, bir ilişkiden diğerine atlanma dileğinde bulunmaya da şaşmamak gerekir. Za­ten ilişki danışanları da bizi, ilişkilerin “Her an çekilip atılabilecek hafif bir palto gibi omza atılmalıdır” ve en çok kaçınılması gereken şey, bu ilişkilerin irade dışı ve kaçamak şekilde ‘çelik cendereye dönüşmesi” olduğuna inandırmaya çalışırlar.
62 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.