Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ben de Halimce Bedreddinem

Radi Fiş

En Eski Ben de Halimce Bedreddinem Gönderileri

En Eski Ben de Halimce Bedreddinem kitaplarını, en eski Ben de Halimce Bedreddinem sözleri ve alıntılarını, en eski Ben de Halimce Bedreddinem yazarlarını, en eski Ben de Halimce Bedreddinem yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
429 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
baskı,zulüm karşısında sessizliği erdem zanneden insanlar Bedreddin'in görüşlerine kulak vermeliler.Radi fiş çok duru bir anlatımla bedreddin dönemi olaylarını çok iyi bir araştırmayla yansıtmayı başarmış.Şeyh Bedreddinin görüşleri günümüzü bile aşan evrensel görüşlerdir.
Ben de Halimce Bedreddinem
Ben de Halimce BedreddinemRadi Fiş · Evrensel Basım Yayın · 2016426 okunma
"Gerçek egemenlik, insanlar üzerinde kurulan değil, yürekler üzerinde kurulandır."
Reklam
429 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bedreddin'in hayatı ve onurlu mücadelesi inanılmazdır. Bu konuya çok meraklı olduğum için baya araştırdım. Bu kitapta Yıldırım Bayezid öldükten sonra Fetret döneminde yaşananlar, Bedreddin ve yoldaşlarının haklı mücadelesi akıcı bir dille anlatılmış. Çok beğendim. Keşke bütün insanlar, Bedreddin gibi mazlumun yanında, eşitlikçi, paylaşımcı, haksızlığa başkaldıran ve en önemlisi "kaderine boyun eğmeyen" yapıda olabilselerdi...
Ben de Halimce Bedreddinem
Ben de Halimce BedreddinemRadi Fiş · Evrensel Basım Yayın · 2016426 okunma
Belki kılıçtır insanı egemen eden. Ama insanlar üzerinde egemenliğini sürdürebilmen için kendinin insan olduğunu unutman gerekir.
Düşünebilmek, insanın öğrendiği son şeydir. Düşünme denen işin zorluğu, çetinliği de buradan gelir. Zorlu bir kol çalışmasından duyulan acılar, düşünme sırasında duyulan acıların yanında hiç kalır: Çünkü düşünme, insanda ne var ne yoksa hepsini soğurur, insanın tüm gücünü, tüm zamanını tüketir.
Sayfa 102Kitabı okudu
- Bir zamanlar bir kitapta okumuştum. Bir münzevi söylemiş: "İnsanoğlu, kendi kalıbının içinde yaşam boyu yalnızlığa tutsak edilmiştir "...
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
..., sultanın öfkesini yenmesi ve adil, hakbilir olması gerekmez miydi? Hakbilir olmak mı..? Hiç egemen olmakla hakbilir olmak bağdaşabilir miydi?!
Sayfa 134Kitabı okudu
Kadın Cinsiyetinin
Ortaçağ vakanüvisleri ve tarih yazarları yapıtlarında bize binlerce ilahiyat bilginin, fakihin, şeyhin, ozanın, bilim ve sanat çilesini çekmiş nice değerli kişinin adlarını aktarmışlardır. Ama bunlar arasında kadınların sayısı yüzü ya bulur ya bulmaz.. Gerçekte de bilim, düşün, sanat alanında öncülük etmiş kadınların sayısı çok değildi, çünkü gerek İslam, gerekse Hıristiyan-Batı dünyasında kadın insandan sayılmıyordu. Mahkemelerde tanıklıkları bile kabul edilmiyordu kadınların. İlahi sorunların ele alındığı bir kitapta bir kadının adının geçmesi yüzkızartıcı değilse bile, uygunsuz, yakışıksız bulunuyordu. Kadınların adları çoğu kez mezar taşlarında bile belirtilmiyordu. Bu büyük haksızlık sonraki kuşaklarca düzeltilebilirdi belki, ama bu umut da gerçekleşmedi; kadınların adları derin bir unutulmuşluk içinde kaldı.
Sayfa 138Kitabı okudu
Aslında sufiler için tüm dünya büyük bir ad değiştirme olayından başka bir şey değildir: Hakikatin ad değiştirmesi... Makrokozmosun, evrenin sonsuzluğundan, mikrokozmosun -insanın- sonsuzluğuna dek, birbiriyle içiçe geçmiş sonsuz sayıda anlamın ad değiştirmesidir burada söz konusu olan. "Sapından tutup küçücük bir çiçeği salla, yıldızların dayandığı temel sallanır" der sufiler.
Sayfa 143Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.