40 yaşında, kendini yeniden doğurmaya karar veren, iki kez evlenen, iki kez boşanan, aldatan, aldatılan, ağlayan, ağlatan, aşık olan, aşık olunan, hırpalanan, hırpalayan, babasız büyüyen, annesiyle hep bir çatışmanın içinde olan sonrasında annesini anlayan, tüm yaşadıklarına rağmen hala aşka inanan, hatalarını, zayıflıklarını, eksiklerini cesurca ve samimi şekilde kaleme döken kadın Pelin Çini... @pelincini
~
Gelişimin ve ileri gitmenin en önemli adımı olarak gördüğüm özeleştiri, yalnızca nesnel bir bakış açısını değil, gerçekleri olduğu gibi, saptırmadan, değiştirmeden kabul etme olgunluğunu da gerektirmektedir. Eleştiri yapmak, kendi bilgilerimizden, yorumlarımızdan, dünya görüşümüzden yola çıkarak başkaları hakkında olumlu yahut olumsuz fikirler yürütmek kolaydır bence ancak önemli olan atasözünün de dediği gibi çuvaldızı önce kendine batırmaktır. Kişiler bazında özeleştiri mutluluğun ve daha sakin yaşamanın anahtarıdır.
Pelin Çini'nin kitabında yaptığı özeleştiri ve kabullenmeler, kendinizi, odanızdaki boy aynanız karşısında bulup sorgulayacağınız cinsten...
~
Geçmişiyle hesaplaşan, pişmanlıklarıyla yüzleşen ve artık kendine hak ettiği değeri vermek isteyen kadın/erkek herkese tavsiyemdir.
