Zira ıstırap çeken ve gözyaşı döken bir insan, en büyük teselliyi, adına bencillik deyin ama hakikat budur, başkalarının ıstırabını, başkalarının döktüğü gözyaşlarını seyretmekte bulur.
İnsan şu hayatta öylesine kötü günlerde, öylesine uğursuz zamanlarda sınanır ki, kime lanet okuyacağını bile bilemeyip göğe doğru haykırır. İnsanlar kadere kötü günlerde inanırlar.
Halkın gözyaşları, çılgın bir kahkahanın ardında gizleniyordu; zira ıstırap çeken ve gözyaşı döken bir insan, en büyük teselliyi, adına bencillik deyin ama hakikat budur, başkalarının ıstırabını, başkalarının döktüğü gözyaşlarını seyretmekte bulur.
İnsanın Tanrı'dan sonra en fazla kıymet verdiği varlığını, parasını kitaplara feda etmiş ve yine yetinmemiş, insanın paradan sonra en fazla kıymet verdiği varlığını, ruhunu kitaplara teslim etmişti.
İnsan şu hayatta öylesine kötü günlerle, öylesine uğursuz zamanlarla sınanır ki, kime lanet okuyacağını bile bilemeyip göğe doğru haykırır. İnsanlar kadere kötü günlerde inanırlar.
Hayır! Sevdiği bilginin kendisi değildi aslında; onun aldığı biçimi, yansıyan suretini seviyordu. Bu kitabı seviyordu çünkü o bir kitaptı; kokusunu, biçimini ismini seviyordu onun.