Gerçi herkese tepeden bakıyordu çoğu zaman. Ama bunu sinsi bir şekilde yapıyordu. Çünkü onu tanıyanlara soracak olursanız, söyleyecekleri ilk şey alçak gönüllülüğü olurdu. Oysa bu, tümden olmasa bile büyük bir yanlış izlenimdi. Sürekli “zero”ya oynayan iflah olmaz bir kumarbaz, aylak bir Oblomovken bile insanlara tepeden bakıyordu. Kendine bile… “Para önemli değil” dendiğinde bıyık altından gülüyor, bir başkasına “paradan daha önemli şeyler var” derken buluyordu kendini… Kendisinin çektiğini düşündüğü bir acının başkası tarafından anlatıldığını gördüğünde, aynı durumda kendisinin olduğunu rahatlıkla görmezden gelerek alay edebiliyordu. Bu düpedüz iki yüzlülüktü."