Bilim ve Teknik - Sayı 634 (Eylül 2020) Gönderileri
Bilim ve Teknik - Sayı 634 (Eylül 2020) kitaplarını, Bilim ve Teknik - Sayı 634 (Eylül 2020) sözleri ve alıntılarını, Bilim ve Teknik - Sayı 634 (Eylül 2020) yazarlarını, Bilim ve Teknik - Sayı 634 (Eylül 2020) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Satürn’ün halkalarının, Satürn’ün
güçlü çekim kuvvetiyle parçalanmış,
gezegene ulaşmadan önce dağılan
kuyruklu yıldızlar, asteroitler veya
parçalanmış doğal uydular olduğu
düşünülmektedir. Halkalar, milyarlarca küçük buz parçaları ile toz ve diğer malzemelerle kaplanmış kayadan yapılardır. Halka parçacıklarının boyutları, küçük, toz boyutlu buzlu tanelerden ev kadar büyük parçalara kadar değişir. Birkaç parçacık ise dağ kadar büyük boyutludur. Satürn’ün bulutlarından halkalarına bakılabilseydi, onlar çoğunlukla beyaz görünecekti.
Her halka, gezegenin etrafında farklı bir hızda yörüngesinde dolanmaktadır.
2020 yılı, Kazakistan ve İran’ın önerisi;
Irak, Rusya ve ülkemizin de desteğiyle UNESCO tarafından
“Fârâbî’nin doğumunun 1150. yıl dönümü” ilan edildi.
Deniz kokusu genellikle iyot ya da ozon ile ilişkilendirilir. Deniz esintisi özlemi çekenler için market reyonlarında oda kokusu olarak da yer edinen ferahlatıcı deniz
kokusunun asıl kaynağı, minik deniz canlılarının tuzlu
yaşam ortamında hayatta kalabilmek için ürettiği kükürtlü bir kimyasaldır.
Deniz ve okyanuslara özgün kokusunu veren
Hubble Uzay Teleskobu, Dünya çevresindeki bir yörüngeye yerleştirilen ve morötesinden yakın kızılötesine
uzanan bir dalga boyu aralığındaki ışığı algılama yeteneğine sahip ilk gözlemevidir. 24 Nisan 1990’da Discovery uzay aracı ile yörüngeye yerleştirilen Hubble
şu anda yeryüzünden yaklaşık 550 kilometre yükseklikteki yörüngesinde saniyede
Hubble eski bir rüyanın hayata geçirilişini temsil ediyor.
1946 yılında, yani Sovyetler Birliği’nin ilk uydusunu fırlatmasından ve ABD’nin NASA’yı kurmasından bile önce,
kuramsal fizikçi ve gökbilimci Lyman Spitzer ilk defa
büyük bir uzay teleskobu fikrini ortaya atmıştı. Spitzer
uzayda yer alacak bir gözlemevinin yeryüzünde yerleşik herhangi
Tarantula Bulutsusu’nun kalbinde yer alan 30 Doradus adlı yıldız
üreme yatağının Hubble tarafından 2012’de alınan bu görüntüsünde
birkaç milyon yıldız âdeta dikkat çekmek için birbiriyle yarışıyor.
Tarantula Bulutsusu, keşfedildiği dönemde parıldayan iplikçikleri
örümcek bacağına benzetildiği için bu adı aldı. 30 Doradus komşu
bir galakside görülebilen en parlak yıldız oluşum bölgesi ve şimdiye
kadar görülmüş en büyük kütleli yıldızlara ev sahipliği yapıyor. Bu
görüntüdeki yıldızlar toplamda Güneşimizden milyonlarca kat daha
büyük bir kütleye sahip. Görüntülenen bölgenin bir uçtan diğer uca
uzanımı yaklaşık 650 ışık yılı. Görüntüdeki yıldızlar arasında, bilinen
en hızlı dönen yıldızlardan biri ile bilinen en hızlı ve en büyük
kütleli kaçan yıldızlardan bazıları da bulunuyor. Görüntü, birkaç
bin yaşındaki ve hâlâ karanlık gaz kozasıyla sarılı hâlde bulunan
embriyonik yıldızlardan süpernova patlamalarıyla genç yaşta ölen
devasa yıldızlara, yıldız doğumunun aşamalarını gözler önüne
seriyor. 30 Doradus milyonlarca yıldır çılgınca bir hızla yıldız üreten
bir yıldız fabrikası. Hubble’ın bu görüntüsü, yaklaşık 2 milyon yıldan
yaklaşık 25 milyon yıla, farklı yaşlardaki yıldız kümelerini gösteriyor.