Bilinmeyen İç Asya

Louis Ligeti

En Beğenilen Bilinmeyen İç Asya Gönderileri

En Beğenilen Bilinmeyen İç Asya kitaplarını, en beğenilen Bilinmeyen İç Asya sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Bilinmeyen İç Asya yazarlarını, en beğenilen Bilinmeyen İç Asya yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
362 syf.
8/10 puan verdi
Yine bir Macar araştırmacının eseriyle birlikteydik. Ancak bu kez daha farklı bir bakış açısı göze çarpıyordu. Yazar, içindeki milliyetçilik ateşini dışa vurmakla kalmamış; açık açık “ben/biz” dili kullanarak yanlı bakış açısını okura iyice göstermiştir. Evet, Türkoloji çalışmalarının Macaristan’da başlaması, ülkenin vatandaşları için gurur vericidir mutlaka ancak bu gururu akademik bir eserde pek de hissettirmemek gerekli. Ayrıca biraz da İslâmiyet’ten hoşlanmadığı izlenimini bıraktı bende. Eserin içeriği ise oldukça kendine has ve ilgi çekici. Çünkü, sıradan akademik eserler gibi devletler veya milletler tarihi değildi. Aksine, seyyahlar ekseninde, coğrafî özelliklerin çerçevesinde anlatılan bir tarih ile karşı karşıyayız ki bu açıdan oldukça güzel. Sıra sıra siyasî tarih anlatarak sıkmayan bu eserde dipnot kullanılmamış. Dolayısıyla hangi bilginin nereden alındığını anlamak zor. En sonunda bulunan birkaç sayfalık kaynakça haricinde herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Eserin dili ise son derece akıcı ve anlaşılır durumdadır. Yalnızca akademik okuma yapanların değil, merak ettiği için okuyanların da rahatça ilerleyebileceği bir eserdir. İlgililerine iyi okumalar dilerim. :)
Bilinmeyen İç Asya
Bilinmeyen İç AsyaLouis Ligeti · Türk Dil Kurumu Yayınları · 198632 okunma
On türlü diliniz var ama hileniz birdir.
Reklam
Türk deyince yalnız İstanbul'lu Türk hatıra getirilmemelidir. Türk yalnız Mustafa Kemal'in milleti değildir, ondan gayri İç-Asya'da, Sibirya'da, Iran'da, Doğu-Rusya'da, Kafkasya'da başka başka adlarla daha şöyle böyle kırk türlü Türk kavim veya kabilesi yaşamaktadır.
Türk Dil Kurumu Yayınları
Çang-çun, Semerkand’a gitmiş. :)
Üstadın yalnız bir nokta hoşuna gitmiyor ve durmadan başını sallıyordu: Burada ne çok sakallı, bıyıklı kadın vardı!
Sayfa 122Kitabı okudu
Zira toprakla insan birbirinden ayrılamaz ve coğrafi şartlar ise insanın tarihi yolunu, hayati hususiyetini âdeta kader gibi tayin ederler.
Türk Dil Kurumu Yayınları
Bir tarihçi -coğrafî kuvvetlerin tesirini göz önünde tutmayan, haritaya ehemmiyet bile vermeyen bir eski zaman tarihçisi- hataya düşmekten kendini kurtaramaz ve insan yığınlarının kaderini, kavim kaynaşmalarının yolunu, hava boşluğunda oynatılan mukavva kuklaların cansız oyunları imiş gibi seyreder.
Reklam
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.