Bu kitap sizi Japonya'ya,Geyşaların yaşamına ve 1930'lü yıllara götürüyor.Geyşalar genelde Japon geleneksel hayat kadınları olarak bilinse de aslında biraz daha farklı bilinenden.Özel bir bölgede yaşayan ve belirli eğitim alan (dans,müzik,çay ikramı gibi),zengin erkekleri eğlendirmekle para kazanan,özel kıyafet ve makyajları olan kadınlar.
Açıkçası arka kapak yazısından gerçek bir yasam öyküsü olduğunu zannederek okudum ve sonunda kurgu olduğunu öğrenince şaşırdım.Tabi kurguda olsa o yıllar ve geyşa yaşamları gerçek.Anlatım gerçekten çok akıcı ve kurgusu da oldukça iyidi.Hatta giyilen kıyafetlere kadar çok ayrıntılı anlatılmıştı.
Kitap,ünlü bir geyşanın çocukluğundan başlayarak hayat hikayesini anlatımından oluşuyordu.Bir sahil köyünde doğan ama annesi ölüm döşeğindeyken,babası tarafından ablası ila satılıp, Geyşaların yaşadıkları yere getirilen ve daha sonra ünlü bir geyşa olan bir kadının hüzünlü bir hikâyesiydi.Seçim hakları olmayan ve erkekleri para için eğlendiren zavallı kadınlar.Kitapta 1940'lı yıllarda yaşanan dünya savaşına da yer verilmişti.Yazarin Amerikalı olması ve savaş sırasında askerlerini sempatik gösteren paragraflara yer vermesi ilginçti.Eminim Japonlar öyle düşünmüyordur.
Kurgusu ve anlatımı hoştu, merakınız varsa özellikle Japon kültürüne tavsiye ederim.Ayrıntılı anlatım zaman zaman insanı zorluyor tabi.Filmide varmış ve merak ediyorum.