Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir İmparatorluk Çökerken

Cahit Uçuk

En Eski Bir İmparatorluk Çökerken Sözleri ve Alıntıları

En Eski Bir İmparatorluk Çökerken sözleri ve alıntılarını, en eski Bir İmparatorluk Çökerken kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Doğum ve Yelli Yağmur
Seher Hanım her dakika başında, kızının yanındaydı. Heyecanlı fakat cesaret vericiydi. “Doğum yelli yağmurdur. Fırtına benzeri eser, gelip geçer” diyordu.
Sayfa 134 - YKYKitabı okudu
Reklam
Yitirilen Güç ve Genç Bir Kadın
Cinsi güçlerinin azalışı erkeklere çok büyük acılar çektirir. Bu doğa olayını evliliklerinin doğal bir sonucu gibi görmekte gecikmezler. Genç bir kadının, yitirdikleri gücü geri getireceği ümidine kapılarak öylesine çarpık denemelerde bulunurlar ki. Sonuçta ümitleri boşa çıkıp, gerçekle ilgisi bulunmayan bir işe başvurduklarını gördüklerinde, artık hayatlarının sağlam temellerini çökerttiklerini anlarlar.
Sayfa 154 - YKYKitabı okudu
İsrafı Haram Saymayanlar
Yenilmez yücelikte olduğunu sandıkları imparatorluğun çevresinde dönen dış oyunları görmüyorlardı. Saray ve çevresindekiler israfı haram saymıyorlardı. Bu tarz yaşam sürenler sadece saraydakiler değildi. Saraya en ufak bir bağı olanlar bile lüks içindeydiler.
Sayfa 236 - YKYKitabı okudu
Gazlı Kokulu Ekmekler
Çanakkale'den gelen unlarla yapılan ekmekler gaz kokmaktaydı. İngilizler kaçarlarken bütün gıda maddelerine gaz boca etmişlerdi.
Sayfa 237 - YKYKitabı okudu
Mücevher Yarine Süslü Kağıtlar
Demek benim hamiyetli vatansever karıcığım, bütün varlığını devletine borç vererek karşılığında süslü püslü yazılmış kâğıt parçaları alacak. Şehzadeler, başkadınlar, gözdeler ve Padişah efendimiz de bütün mücevherlerini devletlerinin yardımına sunmak için satacaklar mı?
Sayfa 254 - YKYKitabı okudu
Reklam
Yok Olan Servetlerle İnsanlar da Yok Olmuyorlardı.
Devletlerinin gücüne güvenerek servetlerini sunmuşlardı. Ancak ölenle ölünmediği gibi, yok olan servetlerle de insanlar yok olmuyorlardı.
Sayfa 267 - YKYKitabı okudu
Sevgili Kitaplar
En azından okumaktan bıkmadıkları kitapları Balıkesir'e götüreceklerdi. Üç ay değil, üç gün bile ayrılamazdı sevgili kitaplarından.
Sayfa 273 - YKYKitabı okudu
Baba Kokusu
Cahit elindeki pijamaları gösterdi. “Ben baba kokusu koklayacağım, belki sen de istersin diye çağırdım.” Kaya'nın yüzü güldü “İsterim” dedi. “Öyleyse benimle gel.”
Sayfa 290 - YKYKitabı okudu
Baba Kokusu Kirlenmez ki
“Baba kokusu kokluyorduk.” “Kirli pijamalarla mı?” “Kirli değiller ki mis gibi kokuyorlar.” Kaya söze karıştı: “Baba kokusu kirlenmez ki.”
Sayfa 291 - YKYKitabı okudu
Reklam
Acı Gana Gelin...
“Gelin merhamet et. Acı bana gelin. Gerilerde kaldım. Beni kurtlar parçalayacak, gelin. Ne olur Allah rızası için.” Hadiye yüreği parça parça kocasına döndü. “Alalım Vehbi, ne olur. Yokuşun başına kadar alalım, kafileye yetiştirelim, sonra bırakırız.”
Sayfa 373 - YKYKitabı okudu
Siyah Saçlı Güzel Kız
“Aman Allah'ım yarısı yok. Belden aşağısı yok. Simsiyah saçlı, güzel de bir kız. Saçları ne kadar da uzun. Aman Allah'ım…” Cahit amcasının sesini duydu. “Şayan sus, sus diyorum sana.” Cahit şak diye bir tokat sesi duydu. Dadısı sustu.
Sayfa 375 - YKYKitabı okudu
İnileyen Dolaplar
Yeşilırmak gerçekten yeşildi ve dibi görünmeyecek koyuluktaydı. Yeşilırmak kıyısındaki şehre su çeken büyük dolaplar hep iniliyodu. Su kenarlarında başlayan bu sesler dağlara kadar çıkarak yankılarla büyüyordu.
Sayfa 376 - YKYKitabı okudu
Sedef Tırnaklı Kadın
Bir zamanlar piyano çalan, sedef tırnaklı, ellerini sıcak sudan soğuk suya sokmayan biriydi. Şimdiki Hadiye ise yaşadığı hayat şartlarına uymaya çalışan ve çocuklarını düştükleri mahrumiyet bölgesinde yaşatma gayretiyle kendisini hiçe sayan bir anneydi.
Sayfa 388 - YKYKitabı okudu
63 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.