Bir Reklamcının İtirafları
David OgilvyBir Reklamcının İtirafları Gönderileri
Bir Reklamcının İtirafları kitaplarını, Bir Reklamcının İtirafları sözleri ve alıntılarını, Bir Reklamcının İtirafları yazarlarını, Bir Reklamcının İtirafları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yaratıcılık için "çok çalışma, berrak bir zihin ve kontrol edilemez bir merak duygusu" gereklidir
Sayfa 39Kitabı okuyor
Başarının anahtarı tüketiciye bir yarar vaat edebilmekte yatar (daha hoş bir lezzet, daha beyaz çamaşırlar vs)
Sayfa 18Kitabı okuyor
1. Ajansınızın sizden korkmamasını sağlayın
2. Her şeyden önce doğru ajansı seçin
3. Ajansınıza tam bir bilgi verin.
4. Yaratıcılık alanında ajansınızla rekabet etmeyin.
5. Altın yumurtlayan ördeklerinize özen gösterin.
6. Reklamlarınızın onayının bir sürü kademeden geçmesini önleyin.
7. Ajansınızın kar yapacağına emin olun.
8. Ajansınızla sıkı pazarlıklara girişmeyin
9. Samimi olun, samimiyeti teşvik edin
10. Yüksek standart koyun
11. Herşeyi deneyin.
12. Çabuk hareket edin.
13. Sorunlu ürünlerinizle fazla zaman harcamayın.
14. Dahileri hoş görün
15. Gerekli olandan az harcamayın
afa yayınlarıKitabı okudu
Birasının reklamlarını hiç görmemiş insanlara, her hafta izleyenlerden fazla bira satan bir biracı tanırım. Kötü reklam bir ürünü satılmaz hale getirebilir
Sayfa 96 - afa yayınlarıKitabı okudu
Posta - sipariş reklamı yapanlar yalnızca ana başlığı değiştirmenin satışları on kat attırabileceğini keşfettiler. Ben, bir kişinin yazdığı televizyon reklamlarının bir ürünü aynı kişinin yazdığı diğer reklamlardan beş kez daha fazla sattırdığı durumları biliyorum.
Sayfa 96 - afa yayınlarıKitabı okudu
Bazı ajanslar her şeyi komitelerde halletmeye bayılırlar. "Ekip Çalışamasını" överler ve bireyin önemini yadsırlar. Ne var ki, bir ekip hiçbir zaman reklam yazamaz. Tek kişinin gölgesinin uzantısı olmayan bir ajans var mıdır diye merak ederim
Sayfa 90 - afa yayınlarıKitabı okudu
Lord&Thomas'ta metin yazarı şefi olarak Claude Hopkins'in yerine geçen ve sonradan "Sabun Operalarını" keşfederek büyük bir servet yapan Frank Hummert, bana bir keresidne şöyle demişti "Bütün müşteriler domuzdur. Böyle olmadığını düşünerek işe başlasan bile, fikrini değiştireceksin"
Sayfa 89 - afa yayınlarıKitabı okudu
Ürüne olan güvenimi yitirdiğim zaman da işten vazgeçerim. Tüketiciyi, kendi karısının almasına izin vermeyeceği bir ürünü satın alması için zorlama, bir ajans patronu için hiç de dürüst olmayan bir davranıştır.
Sayfa 88 - afa yayınlarıKitabı okudu
Kendilerini ajanslarıyla her türlü ilişkiden tutmak, birçok şirket başkanı arasında moda olmaya başladı. Reklamlarla ilgili konularda önemli kararlar vermelerine karşın ajanstakilerle hiç yüz yüze gelmezler. Aradaki kişiler ise arabuluculuk konusunda genellikle yetersizdirler. Reklam müdürlerinin sık sık başkanlarının hiçbir zaman söylemeyeceği türden bir takım aptalca sözleri, onların ağzından çıkmış gibi aktardıklarını duyarım. Bu şirket başkanlarına da ağzımdan çıkmadığı halde, böyle aptalca sözler aktarıldığından hiç şüphem yok. Gerçeği anlayıncaya kadar iş işten geçmiştir bile.
Sayfa 80 - afa yayınlarıKitabı okudu
Müşteriler, müşteri temsilcilerimizi afaroz etmekte hiç tereddüt etmezler. Bzen haklı, bazen haksızdırlar. Her iki durumda da kıvılcım atei alıp müşteri-ajans ilişkisini çıkmasına sokmadan kurban kişiyi başka bir müşterinin işine vermek, herkesin iyiliği için yapılacak en uygun şeydir
Sayfa 83 - afa yayınlarıKitabı okudu
Genç ve uyanık kurtlar; sık sık iki müşteriyi işbirliğine ikna etmek gibi parlak fikirler öne sürerler. Ya da müşterilerinden birinin bir yarışma düzenleyip ödül olarak diğer bir müşterisinin ürününü koymasını veya iki müşterisinin dergilere ortak reklam vermesini önerirler. Oysa bu, ajans için tehlikeli olabilir. Böyle durumlarda, müşterilerden birinin, kendisine daha az yer ayrıldığına inanması ya da buna benzer duygulara kapılması kaçınılmazdır. Müşteriler arasındaki anlaşmazlıklar da hakemlik yaptığınızda suratınıza yumruğu yemeniz işten bile değildir. Bana müşterilerimi ayrı tutmak gerektiği öğretildi. Hathaway'in başkanının, Schweppes'in başkanıyla bir araya geldiği yegane gün, ikisinin de Rolls-Royce almak için tesadüfen karşılaştıkları bir sabahtı
Sayfa 82 - afa yayınlarıKitabı okudu
Bu bana, Birinci Dünya Savaşı sırasında anlatılan bir hikayeyi hatırlatıyor. Birlik komutanı cepheden merkeze sözlü bir mesaj gönderir. Mesaj başlangıçta şöyledir; "Send up reinceforcements, we are going to advance." Kulaktan kulağa aktarılıp merkeze ulaştığında mesaj şu şekle gelmiştir "Senp up three-and-four-pence, we are going to a dance."
afa yayınlarıKitabı okudu
Bir de avukatlara gıpta ederim. Diğer avukatların müvekkillerini tavlayamayacağından emin olarak tatile çıkabilirler. Şu anda ondokuzz harika müşterim var ve diğer ajansların bu müşterilerimi ele geçirmelerini yasaklayan bir yasanın olmasını çok isterdim. İsveç'te büyük böyle bir yasa çıkarmayı başarmışlardı
Sayfa 79 - afa yayınlarıKitabı okudu
Doktor arkadaşlarıma gıpta ediyorum. O kadar çok hastaları vardır ki, bir tanesinin doktorunu değiştirmesi onlar için sorun sayılmaz. Hatta gazeteye reklam olup bunu diğer hastaları okusa biler
Sayfa 79 - afa yayınlarıKitabı okudu