Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Karışım Metafiziği

Bitkilerin Yaşamı

Emanuele Coccia

Bitkilerin Yaşamı Gönderileri

Bitkilerin Yaşamı kitaplarını, Bitkilerin Yaşamı sözleri ve alıntılarını, Bitkilerin Yaşamı yazarlarını, Bitkilerin Yaşamı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Akıl, bir imgenin, bir yazgı, toplam yaşamın mekânı, uzamsal ve zamansal bir ufuk olmasını sağlayan şeydir; bireysel kapris değil kozmik zorunluluktur.
Sayfa 19 - Türkiye İş Bankası
Bitkileri sorgulamak, dünya-da-olma'nın ne demek olduğunu anlamaktır. Bitki, yaşamın dünyayla kurabileceği en sıkı ve en temel bağın vücut bulmuş halidir. Tersi de doğrudur: Dünyayı bütünlüğü içinde gözlemek için en saf gözlemevidir. Güneşin veya bulutların altında, suya veya rüzgâra karışan yaşamları, nesneler ile tözleri birbirinden ayırmayan bitimsiz kozmos gözlemidir, veya başka türlü ifade edersek, tözüyle bir olmaya varıncaya kadar onun tüm nüanslarını kabul ederler. Dünyanın ne olduğunu anlamadan asla bir bitkinin ne olduğunu da anlayamayacağız.
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası
Reklam
Çağdaş metropoller onları kent dekorasyonunun gereksiz bibloları olarak görürler. Şehrin duvarlarının dışında ise, ya ev sahibi yabani otlardır ya da kitlesel üretim nesneleri. Bitkiler, kültürümüzü tanımlayan metafizik züppeliğin açık kalmış yarasıdır.
Sayfa 4 - Türkiye İş Bankası
(...) hayal gücü bir egemenlik alanı tanımlamaz: Hayal ettiği nesneden kendini ayırması mümkün değildir; doğal algı, egemenliğin olmadığı bir duygulanım biçimidir.
Sayfa 128 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Tohumun yapabildiği işlemler, onu bir bilgi biçimiyle, edimlerine yönelik bir programla, bilinç tarzında var olmayan ama yaptığı her şeyi hatasız tamamlamasını sağlayan bir örüntü ile donatılmış olarak varsaydığımızda ancak açıklanabilir hale gelir. İnsanda veya hayvanda bilgi arızi ve geçidi bir olguyken, tohumda (ki aynısı genetik kod için de söylenebilir) bilgi, özle, yaşamla, gücün ve eylemin kendisiyle çakışır. Genler maddenin beyni, zihnidir. Bir tohum tanesi bir beyin gibi değerlendirilebiliyorsa, bunun sebebi, beynin bir tohum biçimi olmasıdır. Benzetmelerle ilerleyen bu spekülasyonların yararı, beynin anatomik olmayan bir tanımına ulaşma imkânında yatar: Beyin bir insan organı değildir, yalnızca bir organ da değildir; bilgiyi elinde tutan maddenin bir özelliğidir. Temelde, bilgi ve düşünce kavramlarının anlamını Aristotelesçiliktekine karşıt bir doğrultuda genişletmek niyetindeyiz burada: Zihni ayrı bir organ yapmak değil, tersine onu maddeyle çakıştırmak.
Sayfa 127 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kökler..
Onlar inişin özüdürler; aşağı doğru yol, yaşamın ideolojik dalışıdırlar.
Sayfa 102 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Aslına bakılırsa bir bitki, kendisinin ve içine batmış olduğu ortamın durumuyla ilgili bilgilerin çoğunu kök sistemi aracılığıyla elde eder; yine kökler aracılığıyla bitişiğindeki diğer bireylerle temas kurar, yeraltı yaşamının risklerini ve güçlüklerini onlarla birlkte yönetir. Kökler, toprağı ve yeraltı dünyasını bir tinsel iletişim mekânı haline getirir. Toprağın en katı kısmı böylece, onlar sayesinde, devasa bir gezegensel beyne dönüşür...
Sayfa 97 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kökler...
Canlı varlıklardan kopuk yaşıyor gibi görünürler, fakat bitkiler çevrelerinde olup bitenlerin bilincine onlar sayesinde varırlar. Zamanında Platon kafamızı ve dolayısıyla aklımızı bir "kök"e benzetmişti: İnsan, diye yazar, "yerin değil göğün bitkisidir"; kökleri yukarıda olan bir tür ters çevrilmiş bitkidir. Fakat genel kabul görecek versiyon Aristoteles'in Ruh Üzerine'sinde bulunur: "Yukarı ve aşağı bütün varlıklar ve evren için aynı değildir: Mademki organları işlevleriyle tespit edip ayırmak gerekiyor, hayvanlarda kafa olan bitkilerde köktür." İbn Rüşd bu ikisinin ediminin aynı olduğunu açıklayacaktır. Kafa ile kök arasında kurulan analoji, insan ile bitki arasındaki analojinin temelinde yer alır ve ortaçağ felsefi ve teolojik geleneğinde, moderniteye kadar (Francis Bacon da aynı benzerliği kullanmayı sürdürür) sıradışı bir başarıya sahip olacaktır. Örneğin, Guillaume de Conches felsefi incelemesinde bu paralelliği geliştirirken şu açıklamayı yapar: "Ağaçlar kafaları olan köklerini aşağı doğru, toprağın içine, besinlerini çıkardıkları yere gömerler. İnsan ise tersine, kökü gibi olan kafasını çıkarıp havada gösterir, çünkü o zihniyle yaşar...
Sayfa 95 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
134 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.