Böceklerin Gezegeni - Yeryüzünün Gizli Sahipleri

Scott Richard Shaw

En Beğenilen Böceklerin Gezegeni - Yeryüzünün Gizli Sahipleri Gönderileri

En Beğenilen Böceklerin Gezegeni - Yeryüzünün Gizli Sahipleri kitaplarını, en beğenilen Böceklerin Gezegeni - Yeryüzünün Gizli Sahipleri sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Böceklerin Gezegeni - Yeryüzünün Gizli Sahipleri yazarlarını, en beğenilen Böceklerin Gezegeni - Yeryüzünün Gizli Sahipleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İç asalaklığın ilk zamanlarında yaban arılarından biri, kendi deri altı ovipozitörünü bazı virüs parçacıklarıyla kirletmeyi başardı. Bu tesadüfen oldu. Daha sonra bu parçacıklar, bir yaban arısı yumurtasıyla birlikte talihsiz bir konağa zerk edildi. Virüs, konak içinde kendini çoğalttı, bağışıklık sistemini devre dışı bıraktı ama yaban arısı larvasına zarar vermedi. Keza bu virüs gelişmekte olan yaban arısı larvasının vücuduna da gömüldü. Böylece onunla birlikte oradan kaçabildi. İlerde başka bir potansiyel konağa ulaşmayı başardı. Hem virüs hem de yaban arısı için bu bir kazan-kazan durumuydu."
Sayfa 207Kitabı okudu
Böcekler, kıtaların çarpışması, küresel iklim değişikliği, büyük yanardağ patlamaları ve okyanuslarda meydana gelen önemli jeokimyasal değişiklikler karşısında dirençli olduklarını kanıtladılar. Aslında böcekler Silüryen yıllarında toprağı kolonileştirirken karşılaştıkları zorluklara rağmen, Permiyende toprağı fethetmenin bir kazanma stratejisi olduğunu kanıtladılar. Hamamböceklerinin trilobitlere kanıtladığı üzere, okyanuslarda bulunmamak için iyi bir zaman vardıysa o da bu dönemin sonuydu.
Sayfa 169Kitabı okudu
Reklam
Uçan böcekler sadece birkaç milyon yıl içinde Kambriyen patlamasını da gölgede bırakacak kadar çeşitlendiler. O andan itibaren kara ekosistemlerine hâkim oldular. Kanatlar, böceklerin canlılar dünyasındaki orantısız başarısını kışkırtan en büyük evrimsel yeniliklerinden biriydi. Uçan böceklerin 100 milyon yıldan daha uzun bir süre boyunca gökyüzünün tamamına hâkim olduklarını unutmayın. Kuşlar henüz ortalıkta yoktu. Omurgalı bir yırtıcının tek yapabileceği, onları yerde avlamaktı. Gökyüzünü işgal etmek böceklere çok daha iyi bir yayılma, kaçma, kur yapma ve beslenme alanlarından yararlanma fırsatı sağladı. Başlarda iyi uçucular olmaları da gerekmiyordu. Bir nefeslik kısa bir uçuş, uzun bitkilerin tepelerindeki sporları tırtıklayan, bitkiyle beslenen ilk böceklerin bir bitkiden diğerine kolayca geçmesine yetiyordu. Yere inip tekrar yukarı tırmanmak için başka bir sap bulması gereken sürüngen bir böceğe kıyasla uçan bir böcek, zamandan ve enerjiden epey tasarruf edebilir. Üstelik bu süreçte daha az yırtıcıyla karşılaşır. Hafif bir uçuş bile böceğin havaya hâkim olup güvenli bir çiftleşme dansı yapmasına veya bataklıklar kuruduğunda ya da orman yangınları bölgeyi kasıp kavurduğunda yeni bir habitata taşınmasına izin verebilirdi.
Sayfa 125Kitabı okudu
Erkek simfilalar, spermatoforlarını uzun bitki saplarının üzerine bırakırlar. Dişilerin çevrede dolaşıp bunları bulmaları gerekir. Dişi, bir spermatoforu bulunca ısırır ama sperm hücrelerini yutup sindirmek yerine, yanaklarındaki özel keselerde saklar. Bir yumurta bıraktığında, uzanıp onu ağız parçalarıyla yerden alır. Böylece yumurtayı döller. Döllenmiş yumurtayı bir yosun parçasına yapıştırır.
Doğruyu söylemek gerekirse sosyal böcekler gruplar halinde bulunurlar ama aynı zamanda yaygın görülen üç özelliğe de sahiptirler. Sosyal davranışın ilk şartı, iki veya daha fazla kuşağın bir arada yaşamasına izin verecek kadar uzun bir erişkin ömrüdür. Sosyal olmayan böceklerin çoğunda erişkinler yumurtladıktan sonra ölürler. Çoğu ebeveyn,
Sayfa 214Kitabı okudu
İlk Duyuş
Erken Karboniferde ortaya çıkan yeni omurgalı yırtıcı türlerinin en dikkate değer olanı, anahtar deliği şeklindeki tuhaf göz yuvalarından adını alan ‘anahtar deliği' amfibileridir. Bunlar kulaklara sahip olan ilk dört ayaklı omurgalılardı. Peki, bu amfibiler hangi sesleri dinliyordu? Okuduklarıma göre, ses üretme yetenekleri geliştirmiş, ses çıkararak eşlerine kur yapmış veya bölgeleri işaretlemiş olabilirler. Durum böyleydiyse bile çiftleşme, erişkin omurgalı hayvan davranışının sadece bir yönüdür. Kanımca kulaklar, eklembacaklı yiyecekleri bulmak gibi günlük yaşamın daha sıradan işleri için daha kullanışlı olurdu. Büyük amfibiler, balıkları ve diğer amfibileri yemiş olabilir ama küçük kesinlikle amfibilerin çok çeşitli eklembacaklıları ve böcekleri yemiş olmalılar. Yaprak döküntüleri arasında hareket eden eklembacaklıların hışırtı hareketlerini, kırkayakların çiğneme seslerini ve yemeklerini çatırdatarak yiyen böcekleri veyahut ilk kez uçmaya hazırlanan yeni erişkinleşmiş böceklerin çırpınma hareketlerini kulaklarıyla duyabilirlerdi.
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
88 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.