İlk 5000 Yıl

Borç

David Graeber

En Beğenilen Borç Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Borç sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Borç kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Daha geniş anlamda, atalara borcumuzu asla ödeyemeyeceğimiz, hiçbir kurbanın (ilk doğan çocuğumuzu kurban etmemizin bile) bizi gerçekten borçtan kurtaramayacağı gibi içimizi ürperten bir duygu geliştiririz. Atalarımızdan korkarız, toplum daha sağlam ve daha güçlü hale gelir, daha da güçlüymüş gibi görünür, en sonunda "atalar zorunlu olarak tanrıya dönüşür."Topluluklar büyüyerek krallıklar, krallıklar evrensel imparatorlar haline geldikçe, tanrılar da daha evrensel olmaya başlar, daha büyük, daha kozmik bir havaya bürünür; gökleri idare eder, yıldırımlar savurur - Hıristiyanlığın tanrısında zirveye çıkar, en yüce tanrı olarak tabii "yeryüzüne en büyük borç duygusunu husule getirir." Atamız Adem bile artık bir alacaklı olarak tasvir edilmez, aksine bir günahkar ve ilk günahın yükünü bize devreden bir borçludur:
IMF
Şans bu ya, IMF'nin ne olduğunu tam olarak bilmiyordu, Uluslararası Para Fonu'nun aslında dünyanın borç infazcıları olduğunu söyledim. "Şöyle söyleyebiliriz, bacaklarınızı kırmaya gelen adamların, yüksek finans dünyasındaki eşdeğerlileri." Tarihçesine girdim; 70'li yıllarda yaşanan petrol krizleri döneminde OPEC ülkelerinin sonunda yeni zenginlerin paralarının çoğunu Batı bankalarına akıttığını, bankaların parayı nereye yatıracaklarını bilemediklerini; C itibank ve Chase'in, Üçüncü Dünya diktatörlerini ve politikacılarını borç almaya ikna etmek üzere dünyanın her köşesine ajanlar göndermeye başladıklarını (o zamanlar, "go-go bankacılığı" deniyordu); aşırı düşük faiz oranlarıyla başladıklarını, hemen ertesinde, 80'lerin başlarında ABD'nin sıkı para politikaları nedeniyle faizlerin yüzde 20'ler civarına nasıl fırladığını; 80'lerde ve 90'larda bunun nasıl Üçüncü Dünya borç krizine yol açtığını; bunun üzerine IMF'nin yoksul ülkeleri yeniden borç alabilmek için temel besin maddelerine fıyat desteği vermekten, hatta stratejik besin rezervleri tutma politikalarından vazgeçmeye, ücretsiz sağlık ve eğitim hizmetlerini terk etmeye nasıl zorladığını ve bütün bunların dünyanın en yoksul ve en korumasız insanlarının bir kısmı için en temel destekierin çökmesine nasıl yol açtığını anlattım. Yoksulluktan, kamu kaynaklarının yağmalanmasından, toplum-ların çöküşünden, endemik şiddetten, kötü beslenmeden, umutsuzluktan ve yıkılan hayatlardan bahsettim.
Reklam
Şimdi hayatımızı, bizi biçimlendiren millete borçluyuz, faizi vergi olarak ödüyoruz, sıra milleti düşmanlarına karşı ko­rumaya gelince, borcumuzu hayatımızia ödemek zorundayız.
İnsanın ana babasıyla ödeşmesini düşünmek bile tuhaf- daha çok insanın onları artık ana baba olarak düşünmek istememesi anlamına ge­liyor.
164 öğeden 211 ile 164 arasındakiler gösteriliyor.