Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Bozkurt Gönderileri

En Eski Bozkurt kitaplarını, en eski Bozkurt sözleri ve alıntılarını, en eski Bozkurt yazarlarını, en eski Bozkurt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
248 syf.
9/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Atatürk hakkında birkaç kitap okudum fakat bu kitap sanki diğerlerine oranla çok daha gerçekçi ve çarpıcıydı. Özellikle Atatürk'ün de kitabı okutmuş/inceletmiş olması ve sonrasında kabul etmediği yerleri sansürletip yayınına izin vermesi kitabın kalan kısmının realistik derecesini de ön plana çıkarıyor. Okumayanlara ciddi derecede tavsiye ederim.
Bozkurt
BozkurtH. C. Armstrong · Nokta Kitap · 20051,422 okunma
248 syf.
10/10 puan verdi
Armstrong meşhur bir TÜRK düşmanı olduğu halde Büyük Lider Mustafa Kemal ATATÜRK hakkında eğlencesini eleştirmeyi bırakıp.. Düşmanlara karşı nasıl bir mücadele verdiğini "pençesini hadiselerin üzerine atarak aslan gibi kükrediğini de belirtip yazmayı ihmal etmiyordu" alıntısı bütün kitabı özetliyor..
Bozkurt
BozkurtH. C. Armstrong · Nokta Kitap · 20051,422 okunma
Reklam
"...Alman generali yüksek sesle: Türk birlikleri hiçbir işe yaramaz.Bunlar sadece kaçmasını bilen hayvan sürüleridir.Doğrusu onlara kumanda eden hiç kimseye gıpta etmem."diyordu. Mustafa Kemal şimşek gibi Alman'a doğru döndü,gözleri kızgınlıkla alevlenmişti,tüm vücudu bu öfkeyle titriyordu. "Ben de bir askerim dedi.Bu orduya kumanda ediyorum." Sesi Türklere olan tutkulu inancıyla titreyen bir trampet gibi tınlıyordu. "Türk askeri asla kaçmaz.Geri çekilme sözünün ne olduğunu bile bilmez.Siz,generalim,eğer Türk askerinin koştuğunu görürseniz,bunu ancak kendiniz kaçarken görmüş olmalısınız.Kendi korkaklığınızın suçunu Türk askerine yüklemeye nasıl cesaret edersiniz!"
"...Bir koltuğa gömülmüş olan Mustafa Kemal,kurşini paltosunu omuzlarına sarmış,astragan kalpağını alnına eğmiş,çenesi göğsünde,yüzü kül renginde ve çizgili,bakışları ifadesiz,sessiz ve hareketsiz oturuyordu.O,ordusu olmayan bir kumandandı:Para,güç ya da iktidar araçlarından herhangi birine sahip olmayan bir geçici hükümetin başkanıydı.Oysa,Türkiye'yi yabancılardan kurtarıp bağımsız ve büyük bir ülke yapmak için ne güzel planlar yapmıştı.Ama ülke şimdi iç savaşla parçalanmıştı ve hâlâ yabancıların pençesindeydi.Uğruna mücadele ettiği her şey,bütün o güzel planları küle dönüşmüştü.Kendisi de,idama mahkum edilmiş ve başına ödül konulmuş bir asiden başka bir şey değildi. Dışarıda karanlık basmıştı.Akasya ağaçlarının ötesinde,batıdaki dağların koyu gölgelerinin üzerinde uzanan gökyüzünde, çok alçakta yeni ayın gümüş hali görünüyordu.Aşağıdaki çiftlikte,büyük boz kurt köpeği,Karabaş,aya doğru uluyordu. Mustafa Kemal bu sesle kendine geldi,bir kurt gibi silkindi ve sert bir sesle konuştu.Ankara'nın Bozkurt'u homurdanmıştı. Ayağa kalktı.Dövüşecekti.Çaresizliğin pençesinden kurtulmuştu.Capcanlıydı,içi coşkuyla titriyordu.Bu ruh hali bütün odayı sardı ve diğerlerini de yeni umutlarla doldurdu.Öncelikle derhal gölgeleri ortadan kaldıracak bir lamba getirilmesini istedi.Arif'in,kurmaylarının,emirlerini uygulayacak birilerinin çagırilmasinı emretti.Birinin de mangaldaki sönmüş ateşi canlandırmasını emretti.Dovüşecekti.Türkiye'yi her şeye rağmen kurtaracak,onu büyük ve özgür kılacaktı."
"...Fransız hükumetinin bir temsilcisine oldukça küstah bir tavırla,"Suriye ve Arabistan'ı alabilirsiniz"diyordu,"Ancak,Türkiye'den uzak durun.Biz her ulus gibi kendi sınırlarımızdan bir karış fazlasını istemiyoruz,ama bu sınırlardan bir karış azına da razı olmayız..."
"...Ben ne bütün İslam milletinin birliğine,hatta ne de Türk halklarının birliğine inanıyorum.Her birimiz kendi ideallerine sahip olma hakkına sahibiz,ancak,hükümetimiz gerçeklere dayanan belirli bir politika izlemeli ve bir tek amaçla,doğal şuurları içindeki milletinin bağımsızlığını ve yaşamını koruma amacıyla çalışmalıdır.Ne duygusallık ne de yanılsama,siyasamızı etkilememelidir.Düşleri ve hayaletleri bir yana bırakalım!Geçmişte bunlar bize çok pahalıya mal olmuştu..."
Reklam
"...Bütün ulusları tanıyorum diyordu,onları bir halkın karakterinin çırılçıplak kaldığı bir anda,savaş alanında,ateş altında,ölümün eşiğindeyken inceledim. Türk milleti,yemin ederim ki milletimizin manevi gücü,bütün dunyaninkinden üstündür..."
O kabul gören bütün ideallere ve ahlak kurallarına hakaretle dudak büküyor ve bunları ayaklar altına alıyordu. Ahlak kuralları ona göre ikiyüzlülerin maskesinden veya budalaların çılgınlığından başka bir şey değildi, ideallerse ağızdaki çöplerden ibaretti. Güçlü, duygu ya da vicdandan yoksun , kendi hayvani arzuları dışında tüm ahlak kurallarına veya kılavuz ilkelere boş veren bir kurt!
Sayfa 196Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.