Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bu Bir Pipo Değildir

Michel Foucault

Bu Bir Pipo Değildir Gönderileri

Bu Bir Pipo Değildir kitaplarını, Bu Bir Pipo Değildir sözleri ve alıntılarını, Bu Bir Pipo Değildir yazarlarını, Bu Bir Pipo Değildir yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Nedimeler", Velàzquez'in görülemeyen dü­şüncesinin görülebilir bir imgesidir. Öyleyse görülemeyen kimi zaman görülebilir midir? Yeter ki düşünce, sadece görülebilir figürlerle meydana getirilebilsin.
Sayfa 56 - YKY, 23. Baskı
Düşünce, haz ve acı kadar görülemeyen bir şey.
Sayfa 56 - YKY, 23. Baskı
Reklam
Magritte, andırışı benzeyişten ayırmış ve birin­ cisini ikincisine karşı kullanmıştır. Benzeyişte bir "model" var­ dır ve bu kendisinden çıkarılabilecek olan ve gittikçe silikleşen bütün kopyalan düzenle sıralar ve kademeleştirir. Benzeyişin temelinde, buyuran ve sınıflayan bir ilk başvuru noktası vardır. Andırış ise, başları da sonları da olmayan, bir yönde olduğu gibi bir başka yönde de izlenebilen ve hiçbir kademeleşmeye boyun eğmeyen, ama kendilerini küçük farklardan yine küçük farklar arasında üretip duran diziler halinde gelişir.
Sayfa 43 - YKY, 23. Baskı
Benzeyişle bir şeyi gösteririz, farkla da bir şeyden söz ederiz. Öyle ki, bu iki sistem ne içiçe geçebilir ne de birbirinin içinde erir. Bunlar arasında bir boyun eğme ilişkisinin bulunması gere­kir.
Sayfa 32 - YKY, 23. Baskı
Retorik, dilin doluluğu ve bolluğuyla oynar; farklı sözcüklerle aynı şeyleri iki kez söyleme olanağını kullanır; iki farklı şeyi bir ve aynı sözcükle dile getirmemizi sağlayan dilin aşırı zenginliğinden yararlanır. Retoriğin özü, alegoridedir. Ka­ligram ise, bir mekanda düzene sokulabilir çizgisel öğeler olarak değer taşıyabilen harflerin bu özelliğinden, hem de sessel tözün biricik zincirienişine göre ortaya çıkması gereken göstergeler ol­malarından yararlanır.
Sayfa 24 - YKY, 23. Baskı
Bu bir pipo mu?
...ortada iki pi­po var. Aynı piponun iki deseni var demek, daha doğru olmaz mı? Yoksa bir pipo ve bir piponun deseni mi var? Ya da her biri iki ayrı pipoyu canlandıran iki desen mi? Ya da biri bir pipoyu canlandıran öteki canlandırmayan iki desen mi söz konusu? Ya da biri de öteki de bir pipo olmayan ve bir pipoyu canlandırma­ yan iki desen mi? Ya da bir pipoyu değil bir başka deseni can­ landıran bir desen mi söz konusu ve bu ikinci desen, bir pipoyu "tablonun altındaki cümle neye ilişkin?" dememi gerektirecek kadar iyi mi canlandırıyor? "Karatahta üzerinde bir araya gelmiş şu çizgilere bakın hele; yukarıda göz önüne serilene tıpatıp ben­zemeleri boşuna, sakın aldanmayın, pipo yukarıda, bu çocuksu karalamada değil". Ama cümle belki de bu aşırı boyutlu ve yü­zer gibi görünen ideal pipoya ilişkin ve bu, bir piponun hayali ya da tasarımı sadece. O zaman şöyle okumamız gerekecek: "Yuka­rıda bir gerçek pipo aramayın sakın, bu bir pipo rüyası, ama tab­ lodaki sağlam ve şaşmaz desen, evet apaçık bir hakikat olarak kabul edilmesi gereken işte bu desendir".
Bu Bir Pipo Değildir
Bu Bir Pipo Değildir
Sf.20
Reklam
Magritte'in gerçeküstücülüğünde de ressamın görüntüleri, egemen varlığı dolayısıyla bir model ya da köken görünümü edinen herhangi bir şeye "benzemez". Bir şey bir başka şeye benziyor dediğimiz zaman, ikincisinin birinciye var­lıksal (ontolojik) olarak üstün ve ondan daha "gerçek" olduğu­nu kastetmiş oluruz. Yani kopya, varlığını uysallıkla kopya etti­ği şeye dayandırır.
Sayfa 13 - YKY, 23. Baskı
Magritte:
Kendine sanatçı denmesinden hoşlanmıyor ve resim aracılığıyla iletişimde bulunan bir düşünür olarak görülmesini tercih ediyordu.
Sayfa 8 - YKY, 23. Baskı
"Şiirin resim üzerindeki üstünlüğü", Magritte'in daha genç yaşlarda, amacı kendi içinde bir çaba olarak resimden bezmiş olduğu için çok önemliydi. Magritte, bir üslubu uyguladığı zaman, ressamların estetik düşkünlüğüne tam anlamıyla karşıt kaygılarla çalışıyordu.
Sayfa 8 - YKY, 23. Baskı
Magritte, on iki yaşında resim yapmaya başladı. Çocukluğunun dünyası, daha sonra yetişkinlik dönemindeki sanatının hammaddesinin büyük bölümünü oluşturacaktı. Bunlar arasında garip balonları, güneş şemsiyesi ayaklarını, parmaklıkları, arkadaşlarıyla oynadığı harap mezarıklarda gördüğü kırılmış sütunları sayabiliriz.
Sayfa 7 - YKY, 23. Baskı
Reklam
Açıkça görüldüğü gibi ne isem o olarak kabul edin beni…
"Tutarlı, denk düşen ve sistemli işaretler olarak göstergelerin, öncelikle, özgün olarak ve gerçek olarak varolduğuna inanmak, yorumun ölümü demektir. Buna karşıt olarak, yorumun yaşamı, sadece yorumların varolduğuna inanmaktır."
Ütopialar, bir avunma sağlarlar; gerçek yerleri olmadığı halde yine de, kendilerini açıp gösterdikleri fantastik ve dingin bir bölge vardır.
Kendine sanatçı denmesinden hoşlanmıyor ve resim aracılığıyla iletişimde bulunan bir düşünür olarak görülmesini tercih ediyordu.
1.085 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.