Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bu Kabuslar Neden Cemil : Yeşilçam'da Erkeklik ve Mazlumluk

Umut Tümay Arslan

En Eski Bu Kabuslar Neden Cemil : Yeşilçam'da Erkeklik ve Mazlumluk Sözleri ve Alıntıları

En Eski Bu Kabuslar Neden Cemil : Yeşilçam'da Erkeklik ve Mazlumluk sözleri ve alıntılarını, en eski Bu Kabuslar Neden Cemil : Yeşilçam'da Erkeklik ve Mazlumluk kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yeşilçam erkek filmleri, benzerlikleri ve ortaklıklarıyla birlikte bir genel metin olarak düşünüldüğünde, kelimenin gerçek anlamıyla söylemsel bir mücadele zemini oluşturmaktadırlar. Grev başlatan işçi önderi, halkının polisi, yoksulların sorunlarını kendi yöntemleriyle çözen zengin ve güçlü fabrika sahibi, şehirdeki her tür "pisliği" temizleyen ağabey, zengin ve yoksul arasındaki farkı ortadan kaldıran dayı ya da baba figürleriyle dolu bu filmler, toplumsal meseleleri, Ryan ve Kellner'ın ayrımını takip edecek olursak, muhafazakâr popülist ya da radikal popülist retorik stratejileri içerisinde temsil ederek anlamlandırmaktadırlar.
Yeşilçam'ın erkek filmleri de tarihsel, açık metinlere dönüşür. Eril kimliğin "yüce" anlamının tesis edildiği bu metinlerde, eril kimlik, paradoksal bir biçimde, kendisini bozan, dağıtan, "fanileştiren" açılma ve farklılıklarla kapanır. Kadın'dan ve kadın olmaya dair her şeyden arınma arzusu ile Kadın'ın/Anne'nin bakışına, onayına duyulan gereksinim, cinselliği yok etme arzusu ile ondan büyülenme, ahlakçı/otoriter ses tonu ile pornografik faş etme dili, güçlü bir erkek olma arzusu ile yetim kalmış oğlan çocuğu olmanın yarattığı hınç, bu filmlerde hep bir aradadır.
Reklam
Muhafazakar popülist filmler, toplumsal panik duygusunu örgütlemeye ve toplumsal belirsizliği kapatmaya aday olup organik bir toplum arzusunu sahnelerken, radikal popülist filmler muhafazakar popülizmin kapatmaya ve yok etmeye çalıştığı belirsizlik alanını muhafaza ederek, başka alternatiflerin mümkün olduğuna gösterirler. Bu itibarla, radikal popülist filmler, muhafazakar popülizmin güç ve otorite imgelerine raptiyeleyerek anlamlandırdığı şefkat gereksiniminin, dayanışma arzusunun, adaletsizliğe ve eşitsizliğe yönelik öfkenin ve güvenlik talebinin, başka imgelerle raptiyelenebilme ihtimalini açığa çıkarırlar.
Yeşilçam erkek filmlerinde, güvenli bir topluma ve cemaate duyulan özlem, şefkat, dayanışma, telafi arzusu, tehditkar dış dünya, köşeye sıkıştırılmışlık hissi, komplo korkusu, kapitalizm ve modernleşmenin maliyetlerinin doğurduğu toplumsal kaygılar, metaforik ve metonimik temsiller yoluyla farklı toplum tahayyüllerine yönlendirilir.
Cinsel arzuyu dışarıdan gelen baştan çıkarıcı bir figüre yansıtarak bir kandırılma öyküsü içinde sahneleyen film, böylelikle tecavüzü de, kadınların "sınırları aşmasıyla" ya da babaerkil toplumsallaşmaya yönelik bu türden başka tehditlerle ilişkilendirmiş, bunları akla getirmiştir. Bu noktada, bütün bu tehditleri bertaraf ederek sınırları yeniden tesis edecek bir erkek-kurtarıcıya ihtiyaç doğmuştur.
Çaresizler FilmiKitabı okudu
Çaresizler benzeri muhafazakâr popülist filmlerde sık sık karşımıza çıkan yetimlik mefhumudur. Babaerkil toplumsallaşmanın erkeklik kurgusuyla da ilişkili olarak düşünülebilecek bu öğe, kendini güçsüz, zayıf, çaresiz hisseden bir toplumun güce ve denetime duyduğu gereksinimle alakalıdır.
Reklam
Çaresizler'in metaforik erkeklik temsilleri doğallaştırılmış eril şiddeti ve kurucu hikâyesi baba-oğul meseli, eril kimliğe dair kaygıyla birlikte yoğun bir şefkat gereksinimini de anlatır. 70'ler Türkiyesi düşünüldüğünde bu gereksinimin ve güvensizlik duygusunun temel bir sebebi var gibidir: 60'larla birlikte başlayan toplumsal hareketlenmeye bağlı olarak geçmişin istikrarlı nesnelerden oluşan dünyasının ve bu dünyaya eşlik eden temsil sisteminin hasar gormesi ve bunun yerine alternatif bir temsil sisteminin oluşturulmasındaki başarısızlık.
Çaresizler'de modern hayatın sebep olduğu toplumsal meselelerin ve kolektif kaygıların giderilme biçimlerinde seslendirilen şiddet, intikam, güç ve otorite arzusudur.
Modernlikten, modernliğin sebep olduğu belirsizlikten, mesela şehirden ve şehirde kadının özgürleşmesinden rahatsız ancak hâlâ modernliğin içindeki bir figür olarak Kılıç Bey. "kötülerin cezasını" kendi eliyle kesen, bunu durdurabilecek hiçbir sınırlamaya ve kısıtlamaya tahammülü olmayan bir güç, muhafazakârlıkça arzulanan bir otoritedir. Nevrotik ve canhıraş çığlıklarla şiddete sarılan bir kahramanla karşı karşıyayız.
Kılıç Bey FilmiKitabı okudu
Seyircinin, Kılıç Bey'le (muktedir olanla) özdeşleşmekle çaresiz mazlumlarla (kudretsiz olanla) özdeşleşme arasındaki salınımı, temel bir şeyi açığa çıkarır: Çaresizlerin mazlumluk söylemi bir güç istemine denk düşer, olumsuzlamak bir yana iktidarı arzular.
Kılıç Bey FilmiKitabı okudu
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.