Baştan söyleyeyim çoook sevdim, o yüzden bu yorumda sadece "övgü" bulacağınızı bilin.
Öncelikle kitabı okumadan tetikleyicilerine bakın. Hassas bir mideniz varsa okurken zorluk çekebilirsiniz. Yazar seri katil hikayesi yazıyor ve kitapta bol bol anlatıyor bunu. (Özellikle bir bölümden sonra dondurmayı değil yemek, aklıma getirdiğim an
MÜ KEM MELLL
Gerçekten çok güzeldi. İngilizce okumaya çok alışkın olmasam da bu kitaptan çok keyif aldım. İyi okudum.
Kitap seri katilleri avlayan iki katille ilgili :) Her ikisi de bence biraz çılgındı.
Rowan kesinlikle mükemmel erkek karakter listesinde üst sıralarda olabilir.
Kitap yakın zamanda Türkçe’ye çevrildi ve elimde olması için Türkçesi de alıp okumak istiyorum. Tek dileğim bu güzel kitabın çeviri kurbanı olmamış olması.
Ben bu kitaba bayıldım...
Ana karakterlerimiz iki seri katil. Ve birbirlerini takip eden hatta erkeğimizin kadının yaptığı işlere hayran olduğu bir ilişkileri var tanışmadan önce. Tanışmaları da çok komik. Kızımız cesetle bir kafeste kilitli kalıyor ve Rowan tesadüf eseri kendisini bulup kurtarıyor. Aradan geçen zaman, bu sürede iletişimde kalmaları ve aralarındaki çekim. Biraz dark unsurlar bulunduran ama çok az bence, son derece eğlenerek okuyabileceğiniz bir kara mizah, romantik ve beklenmeyen bir ters köşe (bence yani beklenmedik, ben tahmin edememiştim) barındıran keyifli bir kitap. Bizde de çevirisinin Diyojen tarafından yapılacağını da tekrar hatırlatayım Çıkınca mutlaka okuyun.
Okuduğum açık ara en iyi romanlardan birisiydi. Olay örgüsü, konuların akışı ve diyaloglar gerçekten dikkatlice düşünülüp zekice kurgulanmış. Seri katiller hakkında okuyup da bu kadar güleceğim hiç aklıma gelmezdi :D
Kitabın konusuna gelecek olursak, seri katilleri öldüren iki seri katilin hikayesini anlatıyor. Kadın baş karakterimiz Orb Weaver - Sloane ve erkek baş karakterimiz Butcher of Boston - Rowan.
Sloane bir cinayetinden sonra öldürdüğü adamla aynı kafeste üç gün kapalı kalır. Artık umudu biterken Rowan gelir ve onu bu durumdan kurtarır ve yemek yemeye giderler. Bu ikilinin aklına bi fikir gelir. Her sene ortak bir hedef belirleyerek aynı konuma giderler ve hedef olan seri katili ilk kim öldürürse o seneki yarışmayı kazanır. Bu sayede hem Rowan hem Sloane birbirleriyle iletişimlerini kaybetmemiş olur. İşte her şey de ilk yarışlarından sonra hiç beklemedikleri bir yöne doğru evrilir. :)
Üçleme bir serinin ilk kitabı Butcher and Blackbird oldu. Bir sonraki kitap ise Rowan’ın huysuz abisi ve Sloane’un en yakın arkadaşı hakkında olacakmış. Dört gözle bekliyorum :)
Selamlar, ben Leyla.
Uzun zamandır okurken bu kadar gülümsediğim bir kitap olmamıştı. Kahkaha attım demiyorum çünkü yalan olur. Kelimeler beni ağlatabilir çünkü dram evrensel bir konudur ancak konu mizaha gelince daha lokal odaklı olduğu için daha zordur.
ANCAK Brynnne Weaver bu konunun altından ustalıkla kalkmış. Normalde okurken mide bulantısı geçirtecek sahneler, karakterlerin sahip olduğu mizah sayesinde oldukça eğlenceli hale gelmiş. Bu konuya yamyamlık da dahil.
Ben seri katilleri çok seviyorum. (Kişisel olarak katil sevmiyorum ama seri katil konulu kurguları ve yaşanmış olayları uzaktan izlemeye bayılıyorum.) O yüzden bu kitap, hayallerimin ortasında fırlamış, kan gölünden oluşan bir vaha gibi. Eğer siz de gözlerin oyulması, bedenlerin kesilmesi tarzı manyaklıklara ilginiz varsa mutlaka öneririm.
Kitabımız, iki seri katilin belirli ahlak seviyelerinde diğer katilleri avlamasını anlatıyor. Boston Celladı Rowan ve Küre Dokuyucu Sloane’ın yolları, bolca kurtçuk içeren bir şekilde kesişiyor. Methiyeleri kendilerinden önce giden karakterlerimiz, hali hazırda birbirlerinin yaptıkları işlere zaten hayranlık duyuyorlar ancak fiziksel olarak karşılaşmaları, 4 yıl sürecek bir oyunun başlamasına sebep oluyor. Zira Rowan’ın Küre Dokuyucusunun peşini bırakmaya hiç gönlü yok. Oyun dediğim öyle komplike bir şey değil, avlanması gereken bir katil belirleniyor ve onu ilk öldüren oyunu kazanıyor. Hızlı olan kazansın! Hannibal setinden fırlamış gibi görünen sahnelerin oldukça romantik ve eğlenceli olduğunun garantisini verebilirim ancak yalnızca o sahneleri okuyabilecek mideye sahip olanların… Dark romance seviyorsanız MUTLAKA ÖNERİRİM.
Herkese Merhaba,
Mahveden Aşklar Üçlemesinin ilk kitabı olan Cellat ve Karakuş kitabını okuduk. Merak ettiğim bir kitaptı. Biraz tereddütlü başladım desem yalan olmaz, özellikle başlamadan bizi uyaran unsurlardan dolayı... Ama beni rahatsız eden bir şey olmadı. Hatta bilerek okumanız lazım, yazar önceden uyarısı yapıyor o yüzden midesi
Bir matematikçi olarak herşeyin olasılıklar ve yaklaşımlar dahilinde tüm evrenlerde var olabileceğini okumuş ve ispatlamış biri olarak hayata elimden geldiğince kırmızı çizgilerle bakmamaya çalışırım. Ama arada sırada da bir dur işaretim olmasın mı yani, bence olsun. Dolayısıyla hiç alışkanlığım olmayan bir şey yapıp, midemi ve beynimi korumak adına bu kitabı okumaya bir dur dedim.
Kitap bana fazla geldi, normalleştirilmesini ve romantikleştirilmesini asla kabul edemeyeceğim kadar fazla fazla fazla geldi.
Sevenlere saygım sonsuz ama ben almayayım, alanada mani olmayayım....
Merhabalar bir kitabı daha bitirmiş bulunmaktayım..kitap farkliydi seri katilleri öldüren iki seri katilin aşkını kavuşmaya çalışmasını anlatıyordu.Kavuşmaya çalışmaları biraz uzun sürdü ama neyse
Fena değildi okunabilir
Devamını merak ediyorum
Yazar değişik bir konu seçmek istemiş ama oturmayan çok fazla şey vardı. Kızın normalde içine kapanık biri olması, cinayet mahallinde çooook fazla zaman geçirmeleri -onların nasıl ailesi ve arkadaşları varsa o katillerin de olabilirdi mesela her cinayet mahallinde nasıl bu kadar vakit geçirebiliyor bu kız? Geçmişleri çok yüzeysel anlatıldı, öldürmeler sırasında diyaloglar çok yüzeyseldi, yazar zaten her şeyi çok yüzeysel yazmış. Bir de katiller hakkında çok fazla şey biliyorlar oturdukları yerler, katilin ölmüş annesinin yaptığı baskı falan eee polisin bulamadığı şeyleri bunlar nasıl biliyor bu bile anlatılmamış ya çok saçma. Yazar bu kadar yüzeysel anlatmasaydı on numara bir kitap olabilirdi. Kısacası çiğ kalmış bir kitaptı devam kitapları çıkarsa okuyacağımı sanmam.
...beni başka bir dünyaya ışınlayabileceklerini umdum.
Hiçbir şey hissetmek zorunda olmadığım bir dünya.
Çünkü intikam almak kolaydı.
Ama geriye kalan her şey zordu.
@juno_kitap harika bir kitap ile gelmiş. Okuduğunuz kurgulardan sıkıldıysanız bu kitap tam size göre, içerisinde aşk, komedi, intikam, cinayet hepsi fazla fazla var.
Kahramanlarımız seri katilleri öldüren “seri katil” bir çift! Evet yanlış duymadınız, çiftimiz kendi adaletleri sağlayan seri katil.
Küre Dokuyucu, namıdiğer Karakuş Sloane, bir yaz günü kendisini son avıyla birlikte bir kafeste bulduğu sırada yolu karizmatik Rowan, diğer adıyla Cellat ile kesişir.
Bu karşılaşma onları yıllarca süren bir rekabetin içine sürükler. Yıllık randevuları zamanla onları hayal bile edemeyecekleri tutku dolu bir aşkın içine çeker.
Rowan ve Sloane’ın randevuların inanılmaz eğlendim. Özellikle David’in ikramları sırasında olan zavallı Rowan’a oldu.
Kitabın başındaki uyarıyı tekrar hatırlatacağım, kesinlikle kan, vahşet dolu bir kitaptı. Fakat dark romance ve kara mizah kısmı da olduğu için şans verilmeli.
Eveeet öncelikle kitaba başlarken uyarılara dikkat etmenizi tavsiye ederim çünkü oldukça fazla ve ayrıntılı işkence sahneleri var. Ben çok etkilenmem normalde fakat bir an okumayı bırakıp hava almaya çıktım. Bunun dışında olay akışı ve konu olarak bence güzel bir kitaptı. Karakterleri de sevdim. Söyleyecek çok bir şeyim yok eğer bu tür kitapları seviyorsanız şans verebilirsiniz.