Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Taklitçiliğimiz, Meşrutiyet, Toplumsal Bunalımımız, Bağnazlık, Düşünsel Bunalımımız, İslâm Dünyasının Çöküşü Üzerine Bir Deneme, İslâmlaşmak, İslâm Toplumunda Siyasal Kurumlar

Bütün Eserleri

Said Halim Paşa

Bütün Eserleri Gönderileri

Bütün Eserleri kitaplarını, Bütün Eserleri sözleri ve alıntılarını, Bütün Eserleri yazarlarını, Bütün Eserleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sözün kısası, her birey, genel kötülükten payı oranında sorumlu olduğunun ve genel kötülüğün ancak kendini düzeltmekle ortadan kalkacağının bilincine ulaştığı gün, kurtuluş ve esenlik yoluna doğru büyük bir adım atılmış olacaktır.
"İslâm dünyasının çöküşü, dinin bütün ruhbani veya ruhani anlayışlara kesim biçimde karşı olmasına karşın, İslâm ulusları arasında hayata hiçbir faydası olmayan bir takım skolastik bilimlerin ortaya çıkması ile birlikte başlıyor. İşte bu bilimler, ne yazık ki "Peygamber'in bizlere hiç durmaksızın bilgi ve bilimleri araştırmamız hakkındaki kesin emirleri, yalnız şeriatın içerdiği birtakım gerçeklerin incelenmesi ile sınırlıdır; yoksa bundan başka hiçbir amacı yoktur." şeklinde bir inancın yayılmasına neden oldu."
Reklam
Ruhaniler, diğer dinlerdeki ruhani sınıflarla olan ilişkileri yüzünden, gittikçe onların etkisi altında kalmaya, gittikçe bozulmaya, gittikçe onlara benzemeye başladılar. Sonunda, onlar gibi bunlar da, İslâm uluslarının vicdanları üzerinde otorite kurmak, bütünüyle tahakkümleri altına almak istediler. Kısaca, İslâmi vicdanı oluşturmayı, sadece kendilerine özgü bir hak olarak anlama yolunu tuttular.
Gerçekten de, tam bir açıklıkla görülüyor ki, İslâm dünyasının derdinin çaresi, kendisinde bulunmayan ve bulunmaması çöküşünün tek nedenini oluşturan bilim ve tekniği zaman geçirmeden elde etmesidir.’
'’Batı ulusları, gelişmek ve ilerlemek için yolsuzluklara, adaletsizliğe ve bilgisizliğe karşı mücadele etmişler, ilerlemenin doğal düşmanı olan bu kötülüklerle korkusuzca, tam bir inançla ve gerektiğinde can ve mallarını hiç duraksamadan feda ederek savaşmışlardır
‘’Bir ulus, bir zorbayı zorla tahtından indirmekle özgürlüğünü kazanmış olmaz. Öncelikle yapılması gereken şey, zorbalığın geri gelmesini engelleyici önlemleri almaktır. Çünkü zulüm ve yolsuzlukları doğuran tohumlar varlığını sürdürdükçe, halk zorbanın gücü karşısında direnecek yerde korkarak sindikçe, boyun eğdikçe zulüm ve yolsuzluklar o halkın arasında yeniden ortaya çıkar.’’
Reklam
Peygamber'imiz bize İslâm'ın başına gelebilecek felaketlerin en müthişinin bilgisizlik, cehalet olduğunu haber vermişti.
İnsan, diğer insanların özgürlük ve mutluluğuna saygı göstermedikçe özgür ve mutlu olamaz.
İslâm ahlâkının ayırıcı nitelikleri özgürlük, eşitlik ve dayanışma düşünceleridir.
Oysa mutluluk denilen şeyin herkes tarafından aynı biçimde anlaşıldığını sanmak, çok büyük bir yanlıştır.
Reklam
Düzenli bir toplumu, ahlâkî erdem ve olgunluklara sahip bireyler oluşturur. Mutlu ve güçlü ulusları da, mükemmel toplumlar meydana getirir.
Oysa bir toplum, hak edilmiş olan haklardan başkasını kesinlikle onaylayamaz, veremez.
Tam tersine, toplumsal özgürlükler, insanları sürekli birbirlerine bağlamış, siyasal özgürlükler ise birbirlerinden ayırmıştır.
Ayrıca bir toplum, toplumsal görevlerini hakkıyla yerine getirme gücüne sahip oldukça, siyasal yolsuzluklar nedeniyle ortaya çıkan kötülükleri temizleyebilir.
Fakat bir işi yapma özgürlüğü, o işi yapabilme ehliyet ve gücünü kazandırmaz.
78 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.