(Ciltli)

Caesar

Adrian Goldsworthy

Caesar Gönderileri

Caesar kitaplarını, Caesar sözleri ve alıntılarını, Caesar yazarlarını, Caesar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Suetonius'un iddiasına göre bu sırada birden ortalıkta beliren doğaüstü bir varlık önce flüt çalarak sonra da askeri bandodan kaptığı bir borazana üfleyerek nehri aşmış, askerleri de aynı­sını yapmaları için yüreklendirmişti. Bu abartılı öykünün kaynağı Pollio olmasa gerek. Caesar'ın nehri geçerken söylediği ünlü sözleriyse büyük ihtimalle o aktarmıştı fakat burada da karşımıza biraz farklı versiyonlar çıkmaktadır. Plutarkhos'un iddiasına göre Caesar Yunanca konuşmuş,şair Menandros'tan bir dize okumuştur: "Zarlar atılsın!" (aneristhe ku­bos). Suetonius ise daha sık rastlanan Latince deyimi aktarmıştır: "Zar­lar atıldı" (iacta alea est)
Sayfa 424Kitabı okudu
Marcus Antonius'un renkli kişiliğine de değinmeliyiz. Kudüs ve Mısır'daki harekatlar sırasında Gabinius'un süvari birliklerine komuta eden Marcus Antonius yetenekli ve gözü pek bir asker olduğunu kanıtlamıştı. MÖ 52'de Caesar'ın quaestoru olarak göreve başlamış ve hem Vercingetorix'e karşı çıkılan seferlerde hem de bunu izleyen isyanlar sırasında görev yapmıştı. Antonius'un annesi Iulii ailesinin bir üyesi olduğundan (her ne kadar diğer kolundan da olsa) uzaktan akrabaydılar. Antonius'un dayısı MÖ 64'te konsül olarak görev yapan Lucius Iulius Caesar'dı. Roma usullerine uygun olarak genç asilzadenin babasının ve dedesinin adı da Marcus Antonius'tu. Zamanının önde gelen hatiplerinden biri olan de­desi MÖ 87'de Marius'un dönüşünü izleyen vahşet sırasında öldürül­müştü. Babasınaysa MÖ 74'te baş gösteren korsan problemiyle başa çıkma görevi verilmiş fakat Pompeius'un önüne serilen olanaklar ken­disine tanınmadığından başarısız olmuş, kısa bir süre sonra da ölmüştü.Babası öldüğünde Antonius dokuz yaşındaydı. Annesi kısa bir süre son­ra yeniden evlenecek ve Antonius gençlik yıllarını MÖ 63'te Cicero'nun emirleri üzerine idam edilen Catilina yanlısı komploculardan biri olan üveybabası Lentulus'un yanında geçirecekti.
Sayfa 418Kitabı okudu
Reklam
Yeni tribün­lerden biri de MÖ 59'da triumvirleri alenen eleştirmeye cüret edebilmiş az sayıdaki şahıslardan Genç Curio'ydu. Cicero'nun hayat dolu mektup arkadaşı Caelius bu dönemde tribüne yakınlığıyla biliniyordu. Her ikisi de çılgın yaşam tarzlarıyla öne çıkan yeni kuşak Romalı aristokratlardı ve işin içine dizginlenmemiş hırsları da girince çoğu zaman kendilerini borç içinde buluyorlardı. Bu gözü kara gençlerin bir diğeri de Marcus Antonius'tu; onu metreslere, içki alemlerine ve müsriflik derecesinde lüks yaşam tarzına Curio'nun alıştırdığı söylenir. Curio'nun babası bu yaşam tarzının sonucu olarak adeta borç içinde boğulan Antonius'un evlerine gelmesini yasaklamıştı; oğlunun arkadaşının borçlarını ödeme­sini istemiyordu. Curio MÖ 53'te ölen Yaşlı Curio adına düzenlediği ce­naze oyunları için muazzam paralar harcamıştı.
Sayfa 409Kitabı okudu
Edebiyat Roma'nın elit zümresi için son derece önemliydi fakat top­lumun geneline ulaşmak için farklı yollara başvurmak gerekiyordu. Seç­ kin şahısların, özellikle de muzaffer generallerin başarılarını hatırlarda tutabilmek için Roma'da anıt yaptırmaları uzun zamandır var olan bir gelenekti. Pompeius, MÖ 55'te konsül olarak görev yaparken eşi gö­rülmemiş derecede büyük zaferlerini kutlamak için daha önce kimse­ nin şahit olmadığı kadar büyük bir anıt yaptırmış, eğlence alanlarından müteşekkil bir kompleksi resmen halka açmıştı. Bu kompleks içindeki tiyatro, şehirde inşa edilen ilk kalıcı taş tiyatroydu ve üç yüz sene sonra Dio bu binayı hala şehrin en görkemli yapılarından biri olarak kabul edecekti. Tiyatronun taş oturaklarına on bin kadar kişi sığıyordu (aklı başında ve hazırlıklı olanlar giderken yanlarında yastık götürürlerdi).Campus Martius'da yer alan yapı yüzyıllar boyunca muzaffer komutan­ lar tarafından adanmış tapınakların yanında yükseliyordu. Binada en azından beş mabet bulunmaktaydı. Ana mabet Venus Victrix'e (Muzaf­fer Venüs), diğerleriyse Onur (Hons), Cesaret ( Virtus) ve Şans (Felicitas) gibi erdemleri simgeleyen tanrılara adanmıştı. Yarım daire biçimindeki binaya dahil olan sütunlu girişin kendisi 1 80 metreye 135 metrelik bir alana yayılmıştı ve binanın tasarımından kullanılan malzemeye kadar her şey, proje için yapılan muazzam harcamayı yansıtıyordu.
Sayfa 384Kitabı okudu
MÖ 54'ün Ağustos ayında, Caesar Britanya'dayken, kızı Iulia doğumda vefat etti. Bazı rivayetlere göre kız, başkalarına göre ise erkek olan bebek ise annesinin ölümünden sonra sadece birkaç gün daha ha­yatta kaldı. Roma aristokrasisi ve tabii modern zamana kadar insanlığın çoğu için bu tip ölümler oldukça yaygındı. Evliliği sırasında Iulia, daha önce bir kez daha hamile kalmıştı ama rivayete göre kocasının seçimler­den üstü başı kan içinde (aslında kendi kanı değildi) döndüğünü gördü­ğünde düşük yapmıştı. Doğum tarihini bilmediğimizden, Iulia'nun öldü­ğünde kaç yaşında olduğunu da bilemiyoruz ama yirmilerinin ortasında olma ihtimali yüksek. Caesar'ın annesi Aurelia da MÖ 54'te vefat etti. Ölümüne neyin sebebiyet verdiği tam olarak bilinmiyor fakat altmışlı yaşlarındaydı ve kocasının ölümünün üstünden otuz sene geçmişti. Bir sene içinde Caesar ailesinin kendisine en yakın iki üyesini kaybetmişti. Annesi, Caesar'ın eve ya pontifex maximus olarak döneceği ya da hiç dönmeyeceği üzerine ant içen ve evinde Bona Dea kutlamalarını yöneten kişiydi. Caesar üstündeki otoritesi kuvvetli olan güçlü bir kadındı ve oğlunun büyük başarılarının bir kısmını görecek kadar yaşamıştı. Her iki ölümün de haberi Caesar'a mektup yoluyla ulaştı.
Sayfa 323Kitabı okudu
Caesar ateşkesi, gafil avlanan müttefiklerine saldıran Germenlerin boz­duğunu iddia eder. Başka bir yerdeyse Germenlerin ata eyersiz bindik­lerinden, Galyalılar gibi eyer kullanan süvarilerden nefret edip ellerine geçen her fırsatta bu tip şahıslara saldırdıklarından bahseder.
Sayfa 302Kitabı okudu
Reklam
117 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.