Cemaatle Namaz
Ahmet Mahmut ÜnlüCemaatle Namaz Gönderileri
Cemaatle Namaz kitaplarını, Cemaatle Namaz sözleri ve alıntılarını, Cemaatle Namaz yazarlarını, Cemaatle Namaz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Bir adamın, saçıp savrulan bir kül olması, namaz kılan bir adamın önünden kasten geçmesinden kendisi için daha hayırlıdır.”
Sayfa 141 - Dila YayıncılıkKitabı okudu
“Allâh’ın en ufak bir hoşnutluğu her şeyden büyüktür” (Tevbe Sûresi:72)
Sayfa 48 - Dila YayıncılıkKitabı okudu
" düşman karşısında ve savaş vaziyetinde bile cemaatle namazı emrederken, ya güvenlik hâlinde cemaatle namaz nasıl terk edilebilir?! "
Sayfa 28 - Dila YayıncılıkKitabı okudu
Rasulüllah (sav) : Namazı terk edenin şerri ailesinden ve komşularından yetmiş kişiye bulaşır, buyurduğu rivayet edilmiştir. Hatta denilebilir ki namaz kılmayanın uğursuzluğu kılmadığı günden geri doğru Adem (aleyhisselam) zamanına kadar ulaşır.
Sayfa 249
"Mescidde, ilim meclisinde, ölünün yanında, kabristanlarda, ezan okunurken ve Kur'an tilavet edilirken dünya kelamı konuşmak kırk senelik amelin sevabını mahveder."
Sayfa 145
İnsanın içi, İlahi zikirle mamur, dışı da şeri'atin ahkamıyla donatılmış olursa bu ne büyük bir nimettir.
Sayfa 15
Ebu Hureyre (ra)'dan rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sav) şöyle buyurdu:
"İnsanlar, ezan okumakta ve birinci safta bulunan (sevap)ları bilselerdi, bunlara (kavuşmaya) dair kur'a atmaktan başka çare bulamasalar, muhakkak kur'a atarlardı (da kur'a çekmeden kimse kimseye bunu kaptırmazdı)."
Rivâyet:
"Cemaatle namaza devam edin, şüphesiz müminin cemaat içerisinde yetiştiği bir tekbir bile, fakirler için boğazlayacağı yüz bin deveden kendisi için daha hayırlıdır.
Rasûlüllah (sav) ile birlikte çıkacağı yüz bin cihattan bile onun için daha hayırlıdır."
Hureyre (ra)'dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasûlüllah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Her şeyin bir özü vardır, îmânın özü namazdır, namazın özü ise, ilk tekbirdir."
İmâm-ı Gazâlî'den şöyle naklolunmuştur:
"Herkim ikindiyi cemaatle kılarsa, onun için bir hac sevâbı vardır. Akşamı cemaatle kılana ise bir umre sevâbı vardır."
Ebû Hureyre (ra)'dan rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sav) şöyle buyurdu:
"Eğer insanlar yatsı ile sabah namazların(ın cemaatlerine katılmaların)da ne (kadar sevap) olduğunu bilselerdi, emekleye emekleye (sürüne sürüne) de olsa muhakkak onlara gelirlerdi."
Mescidde dünya kelamı konuşmamak cemaat sevabını kaçırmamak için çok önemlidir. Nitekim Hasen (ra) dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasûlüllah (sav):
"İnsanlar üzerine bir zaman gelecektir ki mescitlerindeki konuşmaları dünya işleri hakkında olacaktır. Siz onlarla birlikte oturmayın, zîrâ Allah'ın onlar da hiçbir haceti yoktur. (Onlar O'nun huzurunda bulundukları halde O'na hiç değer vermedikleri gibi, O da onlara hiçbir önem vermemektedir.)
Diğer bir hadis-i şerifte söyle buyurulmuştur:
"Hayvan, otu yediği gibi mescidde dünya kelamı konuşmak da sevapları yer (bitirir)."
Yine rivayetlerde şöyle gelmiştir:
"Mescidde, ilim meclisinde, ölünün yanında, kabristanlarda, ezan okunurken ve Kur'an tilaveti edilirken dünya kelamı konuşmak, kırk senelik amelin sevabını mahveder."
Rivâyet:
"Kıyamet günü olduğu zaman namaz kılanların farklı tabakalar halinde cennete gönderilmesi emir olunur.
İlk zümre güneş gibi gelir. Melekler: 'Siz kimsiniz?' diye sorar. Onlar: 'Biz namazı muhafaza edenleriz' derler. Melekler: 'siz namazı nasıl muhafaza ederdiniz' derler. Onlar: 'Biz ezanı camide dinlerdik' derler.
Sonra diğer bir cümle ayın on dördü gibi gelirler. Melekler: 'Siz kimsiniz?' diye sorar. Onlar: 'Biz namaza devam edenleriz.' derler. Melekler: 'Sizin devamınız nasıldı?' derler. Onlar: 'Biz vakit girmeden abdest alırdık.' derler.
Daha sonraki fırka yıldız gibi gelirler. Melekler: 'Siz kimsiniz?' diye sorar. Onlar: 'Biz namazı sebât edenleriz.' derler. Melekler onlara da: 'Sizin namazı muhafazanız nasıldı?' diye sorunca, onlar: 'Biz ezandan sonra abdest alırdık.' derler."
(İbni Hicâzî el-Feşnî, Tuhfetü'l-ihvân, sh:61)