Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Modern Zamanlarda Eğlencelik Hayat

Cennetin Dibi

Gündüz Vassaf

En Eski Cennetin Dibi Gönderileri

En Eski Cennetin Dibi kitaplarını, en eski Cennetin Dibi sözleri ve alıntılarını, en eski Cennetin Dibi yazarlarını, en eski Cennetin Dibi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yeni futbol
Spor tarihi boyunca seyircinin hep seyirci kaldığının farkında mısınız? Egemen düzen hep bizim için bir şeyler düzenliyor, biz de seyrediyoruz. Edilgeniz. Yan gelip yatarak genellikle yuvarlak bir cisme aval aval bakıyoruz...
Sayfa 138Kitabı okudu
Tarih
Tarihi yaşarken değil yazarken de yaratıyoruz. Politikanın politikacılara bırakılmayacak kadar önemli bir iş olduğu gibi,geçmişin anlaşılması işini de hiçbir zaman başkalarına terk etmemeli.
Sayfa 154Kitabı okudu
Reklam
"Kendimizi olduğumuz gibi kabul edene dek, bizi tutsak edecek kahramanlar, süpermenler ve tanrılar yaratmaya devam edeceğiz. Kahramanın özgür toplumda yeri yoktur. Özgür bir insanın, kahramanları yoktur." Gündüz VASSAF
Geçen gün bir yazar tanıdığımla görüşüyordum. Romanlarını bilgisayarla çabucak yazamadığından yakınıyordu. Haklı tabii. Ama ben de merak ediyorum daktilonun bile olmadığı dönemlerde yazılan romanlar mı daha iyi yoksa bilgisayarla yazılan şimdikiler mi?
Sayfa 182 - Ayrıntı Yay, 1 baskı, 1996.
Güney’de özellikle hızla gelişen kumar turizmi; yabancılann gökdelen otelleriyle yok ettiği Bi- zans-Osmanlı İstanbul’u; tatil köylerine verilen su yüzünden Ege’de kuraklaşan tanm alanlan; kitle turizminin talebi için üretilen yozlaştırılmış geleneksel el sanatı ürünleri; turist dolan için otellerde, hattâ köy eylerinde “geleneksel Türk’ü” sergileyip kendilerini ve kültürlerini maskaralaştıranlar, turizmin doğayı yok eden mimarisi; sanki tüm ülke kerhaneymiş gibi Batı’dan getirdikleri hastalıklanyla tatillerinde sevişmeye gelenler; bir başörtülü kızın fotoğrafını aynı anda çeken 40 kişilik Japon turist kafilesi ve kafiledekilerden beş on kuruş dilenen kızın küçük kardeşi.
İkinci körlük.
Önceden görüp sonradan kör olanlar eskisi gibi rüya görmeye devam ediyor. Annesi, sevgilisi, doğa, her şey gözünün önünde geceleri. Körler görebilecekleri için her geceyi iple çekiyor. Herkes gibi rüya görüyorlar, bu anlamda, herkes gibi yaşıyorlar. Ancak gün geliyor -tıp da neden, nasıl bilmiyor- rüya göremez oluyorlar. Rüyalar körleri yavaş yavaş terk ediyor. Önceleri, son günlerde pek rüya görmediklerinin bilincine varıyorlar. Sonra, giderek rüya görmediklerini fark ediyorlar. Geceleri umutla bekliyorlar “Belki bu akşam, belki bu akşam” diye. Her sabah bir gün öncesinden daha kötü, daha karamsar, daha yıkık uyanıyorlar ve anlıyorlar ki artık bir daha rüya görmeyecekler. Ve beynin kıvrımlarında körlükten önce yaşanan, saklanan bütün görüntüler teker teker yok olup gidiyor.
Reklam
Marksizmin şu vazgeçilmez kuralını unutamıyorum. “İnsan, tarihi kendisinin seçmediği koşullarda yaratır. “
Vücut bağışlandığında, ya cenaze törensiz oluyor ya da tören cenazesiz.
Orduları ile birlikte savaşan, birlikte ölen krallar,sultanlar ortadan kalkalı beri, bilgisayarlı modern konvansiyonel savaş, ölümü iyice anlamsızlaştırdı. Kahramanı korkaktan, cesuru hainden ayırt edemez olduk.
Dünyayı bulduğundan daha kötü bırakmak, 20. Yüzyıl kuşaklarının tarihe bıraktığı miras.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.