Bazen sözcüklerin bir anlamı yok
William Blake’in kuşları gökyüzünden hiç inmez
Hep geç kaldığından söz eder güneş
Bunlar işte dizeleri yağmurun ve gecenin
SONLUDUR SONLU OLAN
Her şey uzaklığı kuşanır
Erişir öyle sessizliğe
Ölü bir sineği sürüyor üç karınca
Karıştım ben de tuttum bir ucundan
Sonludur sonlu olan
Yer değiştirmesine katıldım sonra
Daha adı konmamış bir denizin
Baktım bir kaplumbağa suya uzanamıyordu
Suyu biraz öne çektim
En sonra bir bulutun
Konuşmasını geçirdim deftere
Rüzgârın çıkması gibidir şiir
Dedim, girdim sonra derin sessizliğe
GİDERİM SESİN DİYEDİR
Yüzünde dolaşıyor dilin
Uzun geceler uzun saçlar
Giderim sesin diyedir
Ve yapraklar yapraklar yapraklar
Eskiden dünya böyle değildi
İnsanlar bütün gün otururlar
Kuşlara bakarlardı
Kuşlar çocuklardır
Her şeyin bir yüzü vardır
Kısa bir süre
Hem aşk da karanlıkta kalabilir
Her şey bir boşluk bırakır
SÖZCÜKLER
Bir daha elimden tutun sözcükler
Gideriz hep bilmeden
Yazmak ki geriye dönmektir
Taşlar sürünüp gitmeyi kurar
Bazen sözcüklerin bir anlamı yok
William Blake’in kuşları gökyüzünden hiç inmez
Hep geç kaldığından söz eder güneş
Bunlar işte dizeleri yağmurun ve gecenin
Böyle yürüyoruz işte
Söz ederek su yosunlarından
Ve zamandan
Diyorsun, gitmek bilmektir.