Çırak (Midi Boy) Sözleri ve Alıntıları
Çırak (Midi Boy) sözleri ve alıntılarını, Çırak (Midi Boy) kitap alıntılarını, Çırak (Midi Boy) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Mutlu insanlar kendilerini de severler; adeta farklı bir hava solur, farklı yer çekim yasalarına maruz kalırlar."
"Yaşamımızdaki en heyecan verici şeyler hep beklemediğimiz zamanlarda olduğu için, bu özel anların tadını çıkarmayı öğrenmeli, çoğunlukla tekdüze geçen zamanı süsleyen bu ender heyecanların kıymetini bilmeliyiz."
Yaşanan trajedi ne olursa olsun hayat devam etmek zorunda.
Sayfa 79 - Martı YayıncılıkKitabı okudu
DNA merdiveni :)
Benzersiz bir insan bireyinin, saç renginden tutun da nasıl kahkaha attığına dek her şeyiyle, bu zincire indirgenebiliyor olduğunu düşündü...Hepimiz bundan ibaret miydik? Bir dizi kimyasal halkadan oluşmuş bir kolye. Madem öyle ruhumuz bu çifte sarmalın neresinde duruyordu?
Herkes hayaller kurar, diye düşündü Rizzoli, ve bazen bu hayaller bizi hiç tahmin edemeyeceğimiz yerlere götürür.
Ölüler gömülünce hayat devam ediyor, diye düşündü. Nasıl bir trajedi olursa olsun, hayat devam etmeli. Ben de öyle.
Sayfa 72Kitabı okudu
İnsanların hala doğru yaptığı tek şey cenazeler. Mahvetmedikleri tek şey... Cenazelerde hala bazı şeyleri doğru yapmaya özen gösteririz.
Sayfa 72Kitabı okudu
İnsan gözünün etrafındaki zarlar vücudun en hassas noktalarıdır.
"Korku ve nefret her zaman sevgiden çok daha güçlü duygulardır."
.
"Sen, güçsüz diyebileceğim son kadınsın."
Sayfa 237Kitabı okudu
Tarih kadınların çığlıklarıyla yankılanıp duruyor.
Ama en büyük acı fiziksel olan değildi.
Ne derler bilirsiniz. İncelenmeyen bir hayat yaşamaya değmez. Ancak bazen kendimizi analiz ederken fazla ileri gidebiliyoruz. Bu, zamanla bir savunma mekanizmasına dönüşebiliyor.
Sayfa 319
Rizzoli ışığın dalgalar halinde hareket eden elektromanyetik enerji olduğunu biliyordu. İnsan gözünün tespit edebildiği görülebilir ışığın dalga boyu 400 ile 700 nanometre arasında kalıyordu. Daha kısa dalga boyları, yani ultraviyole aralık görülemiyordu. Ama bazı doğal ya da insan yapımı cisimler üzerine UV ışınları gönderildiğinde bazen o cisimlerden elektronlar kopartılabiliyor, böylece görülebilir ışık yaratılabiliyordu ki buna floresans deniyordu. UV ışınları sayesinde vücut sıvıları, kemik parçacıkları, saç ve kıllar ortaya çıkarılabiliyordu. Böylece yeni delilleri tespit etmekte zorlanmıyorlardı.
Her şeyden şikayet eden insanlara katlanamıyorum.