Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Çokkültürlü İstanbul Mutfağı

İlhan Eksen

Çokkültürlü İstanbul Mutfağı Sözleri ve Alıntıları

Çokkültürlü İstanbul Mutfağı sözleri ve alıntılarını, Çokkültürlü İstanbul Mutfağı kitap alıntılarını, Çokkültürlü İstanbul Mutfağı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Benim çocukluğumda aşure bir tören havası ile pişirilir, muhakkak aşurenin "gelin olması" gerekirdi, "Anuş abur" deriz biz ona, yani tatlı çorba. Buğday ilk haşlandıktan sonra yoğurt yapar gibi bezlere, havlulara, elbiselere, çarşaflara sarılır, evin başköşesine, sedirin köşesine konurdu, hepimiz onun üstüne birer giysimizi koyardık, "üşümesin gelin" diye. Gelindi çünkü o, sabaha kadar ılık kalır, buğday özünü verir, sonra içine şekeri ve diğer malzemeleri konur, pişirilirdi."
Sayfa 124Kitabı okudu
Bütün dinlerde ölenin arkasından benzer şekilde yapılan bütün bu toplu dualar, mevlitler, birlikte yenilen yemekler dünyadaki hayatın hep devam etmekte olduğu gerçeğini geride kalanların yüzlerine çarpıyor âdeta.
Reklam
Uskumru dolmasının eski İstanbul'da diğer bir adı da "unutma beni dolması" imiş. Ramazan ayı süresince kapalı olan meyhaneler, bayram yaklaşınca bir yandan temizlik ve hazırlıklara girişir, diğer yandan devamlı müşterilerine yeniden kavuşacakları güzel günlerin habercisi olarak çırakları ile uskumru dolması yollarlarmış. Böylece normal zamanda çoğu zaman meze olarak yenilen uskumru dolması, eninde sonunda bir dolma olduğundan, Ramazan'ın son günlerinde akşamcıların iftar sofralarında, Allah bilir ne gibi çağrışımlarla yerini alırmış.
Sayfa 103Kitabı okudu
Ramazan (Şeker) Bayramı'ndan iki ay on gün sonra kutlanan Kurban Bayramı ise gelişini, sokaklarda sürüler halinde dolaştırılan satılık kurbanlıklar, evlerin bahçelerinden gelen yanık melemeler sonucu İstanbul'un "pastoral" bir havaya bürünmesi ile belli ederdi.