"Her şey bana yabancı, her şey, bana ait bir insan yok, bu yarayı kapatacak bir yer yok. Burada ne yapıyorum, bu hareketler, bu gülüşler ne anlama geliyor? Buralı değilim, başka bir yerden de değilim. Yüreğimin hiçbir destek bulamadığı bu yerde dünya bilinmeyen bir görüntüden başka bir şey değil. Yabancı, kim bu sözcüğün anlamını bilebilir?"
"Her şey bana yabancı, her şey, bana ait bir insan yok, bu yarayı kapatacak bir yer yok. Burada ne yapıyorum, bu hareketler, bu gülüşler ne anlama geliyor? Buralı değilim - başka bir yerden de değilim. Yüreğimin hiçbir destek bulamadığı bu yerde, dünya bilinmeyen bir görüntüden başka bir şey değil."
"Değerli olmak ya da olmamak. Yaratmak ya da yaratamamak. Birinci durumda, her şey kanıtlanmıştır. İstisnasız, her şey. İkinci durum, tam bir Anlamsızlıktır. Geriye en güzel intiharı seçmek kalır: Evlilik + 40 iş saati ya da tabanca"
Her siyasal nutuk duyduğumda ya da bizi yönetenleri her okuduğumda, yıllardan beri, hiçbir biçimde insani bir ses duyamayacağımdan ürkmüşümdür. Her zaman aynı yalanları söyleyen aynı sözler duyulur.
“You will never be able to experience everything. So, please, do poetical justice to your soul and simply experience yourself.”
Her şeyi asla deneyimleyemeyeceksiniz. Öyleyse lütfen ruhunuza şiirsel bir adalet yapın ve sadece kendinizi deneyimleyin.