Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Demir Bebek

Bekir Yıldız

Demir Bebek Sözleri ve Alıntıları

Demir Bebek sözleri ve alıntılarını, Demir Bebek kitap alıntılarını, Demir Bebek en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilip de bir şey yapmamak, bilmemekten daha acıdır...
Sayfa 48
"Uyy herif, kara yılan dedikleri." "He, ya, tirendir bu." "Uyy herif, mahşer dedikleri." "He ya, büyük kent dedikleri."
Sayfa 9 - Cem Yayınevi 2.Baskı (epub)
Reklam
"Hiçbir zaman mı? Hiç bir zamanımız yok çünkü. Bir an durabilsek. Bir an... Evet bir an durabilsek. her şey düzelecek. Bildikle­rimizi uygulayabileceğiz. Durmak yok ama. Koş... Biraz daha hızlı... Geç kalacağız, sıramıza girmeğe. Şu bir kaç saniyelik gecikme... Yağmurda güçleş­tiriyor herşeyi... Neden durulmuyor? Yürüyen, ko­şan, dönen bir çarkın içinde doğmuşuz. Durmayı se­ziyoruz. Ama bilmiyoruz. Bir meydanda, bir araya, bir saniye gelebilsek, düzeltebiliriz herşeyi. Savaş­ lara da engel oluruz. Savaşlara mı?... Koş... Sonra konuşuruz. Utanılacak bir şey. Biz biliyoruz herşeyi. Bile bile katılmak... Katıldığımız için sus payını al­mak..."
Bilip de bir şey yapmamak, bilmemekten daha acıdır...
Sayfa 48 - Tank ve TanklarKitabı okudu
"Narinin anası, yeni bir parçayı önünden akıp giden suya batırdı. Yaptığı iş, çift sürmekten, davar sağmaktan daha kolaydı. Ama, yorgunluğu köyün­ deki yorgunluğa hiç benzemiyordu. Başı dönüyor, otuzyedi yıldır gördüğü, bozkırların boşluğu, dağ­ların yüksekliği, gökyüzünün sonsuzluğuna karşılık, şu eldivenler, şu incecik akan kırmızımsı su, şu de­mir ve demirler gözlerini karartıyordu. Durup din­ lenmek istediğinde, bir kol uzanıyor yanıbaşından. Uzanan bu Alman koluna bakacağı sıra, önün­de kırmızı bir lâmba yanıp sönüyordu. Yaz ayların­ da, damda, avluda yattıklarında gökyüzünden kayan bir yıldızın düşüp parçalanması gelip geçiyordu ak­ lından. Ama, bu gökyüzünde parçalanan yıldız, neden bağırıyordu böyle? Yıldızlar da konuşur muy­muş? diyemeden, sesin, önündeki kırmızı ışıktan, suya batırılması gecikmiş bir parça için çıktığını anlıyordu Narin'in annesi... Sesi kesmek, kırmızı ışığı söndürebilmek için, yeniden, hep yeniden par­ çalar atıyordu suya... Ses kesilince, ışık sönünce, bu kez kendi sesi, kendi ışığı yanıyordu yüreğinde. Bunlar birbuçuk gözlü evlerinde bıraktıkları iki ço­ cuğuydu. Narin, Davut ne yapıyorlar şimdi?... Çi­kolataları var ama... Bol bol çikolataları var..."
66 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.