En Eski Deniz Feneri kitaplarını, en eski Deniz Feneri sözleri ve alıntılarını, en eski Deniz Feneri yazarlarını, en eski Deniz Feneri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şu gerçeği hiç kafasından çıkarmıyordu: Bu dünyada akıl, düzen, adalet yoktu; acı, ölüm ve yoksulluk vardı. Dünya kendisine ihaneti kaldırmayacak kadar genişti; biliyordu bunu. Hiçbir mutluluk kalıcı değildi; bunu da biliyordu.
Kadınlar yazamaz, kadınlar resim yapamaz — açıkça bunları kendisi doğru bulduğu için değil, her nedense kendi çıkarına gördüğü için söylediğine göre onun ağzından çıkanların ne önemi vardı? Neden kendisinin büyün varlığı bir rüzgara kapılan mısır yaprağı gibi yere eğilsin ve daha sonra bu aşağılanmadan ancak büyük ve oldukça sancılı bir gayret sarf ettikten sonra kurtulup başını kaldırabilsindi?
Tek arzusu yalnız kalmak ve kitabını yeniden eline almaktı. Yanında oturtabiliyor olup da ona karşı hiçbir şey hissetmiyor olmaktan huzursuzdu; ihanet içindeydi sanki. Gerçek şu ki, aile hayatını sevmiyordu: Ne adına yaşıyorum? Sordu yine kendine, insan ırkının varlığını sürdürmesi için neden bunca acılara katlanılıyor?
Ömürleri ne kadar uzun olursa olsun hep onların kalplerinde bir iz bırakmış olacağını, hep kalplerine dokunacağını düşünmek, koltuklarının kabarmasına en uygun olduğu yerde gururunu okşadı.
Aslında hissetmediği bir duyguyu ortaya çıkarmaya uğraşıyordu. Bunun içinde bir nevi günah vardı. Tamamen kurumuş, tamamen silinip gitmiş; boşa harcanmış bir histi.
Bilinç akışının ve feminizmin yoğun bir şekilde işlendiği dünya klasiklerinden en merak ettiğim okumayı çok istediğim ve yazarını çok sevdiğim bir romanın daha sonuna gelmiş bulunmaktayım..Bu kitabı herkes okumalı mı..? Sabrı,dikkati ve kendiyle iç konuşmaları oldukça iyi olanların okuması daha iyi olabilir..Aksi takdirde hiç bir şey anlamaz dolayısı ile sıkılabilirsiniz..
Deniz FeneriVirginia Woolf · Turkuvaz Kitap · 20205,9bin okunma
Yanlızca kendisi olabilir, kendi başına kalabilirdi. Bugünlerde sık sık eksikliğini duyduğu şey buydu, düşünmek hatta hiç düşünmemek. Sesizce durmak; bir başına kalmak.