Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Din Bu 2: Tabu Can Çekişiyor

Turan Dursun

Din Bu 2: Tabu Can Çekişiyor Gönderileri

Din Bu 2: Tabu Can Çekişiyor kitaplarını, Din Bu 2: Tabu Can Çekişiyor sözleri ve alıntılarını, Din Bu 2: Tabu Can Çekişiyor yazarlarını, Din Bu 2: Tabu Can Çekişiyor yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Abdest İslam'dan öncede başka dinlerde alınıyordu
Müslümanlann namazdan önce abdest almaları İslamiyete aid bir usul olma­ yıp binlerce seneden beri PERU kıtasında Güneş Kültü ile amil bulunan Peru yerlileri arasında mevcud bulunduğunu gösteren malumat: Meksiko'da her gün çıkan Excelsior adındaki İspanyolca gatezenin i 1 Ağus­ tos 1937 tarihli nüshasında Peru kıtasının tarih vesairesi hakkında verilen çok uzun malumat arasında: Peru'da kâin olup İnkalardan evvelki zamanlardan başlayarak bugünkü Peru yerlilerinin de büyük bir kudsiyet atf etmekde berdevam oldukları (Titikaka) namındaki mukaddes gölü hac maksadile ziyarete gelen yer­ lilerin dinî ziyaretlerine başlamadan evvel bu mübarek gölün suları ile dinî bir tarzda abdest almak mecburiyetinde berdevam oldukları izah edilmektedir ki abdest almak usulünün de müslümanlığa Güneş Kültü'nden girmiş olduğunda şüp­ he bırakmamaktadır.
Ezan Okumak Dahi İspanyollar Gelmeden Buralarda Mevcud İmiş
Meksika ve Guatemala yerli kavimlerinin dil ve tarihleri hakkında bundan 80 sene önce mühim tetkikatta bulunmuş olan Brasseur de Bourbourg adında­ ki Fransız aliminin Quatre lettres sur le M exuque adlı eserinin müteaddid say­ falarında, Azteklerin Güneş'e ibadete gelmeleri için (Tsatsi Tepetl) yani (sesli tepeler) ve tabiri diğerle seslenilen, nida edilen manasına gelen tepe vesair yüksek yerlerden nida edildiği izah edilmekte olması üzerine müslümanların da aynı surette müezzinler tarafından ibadete çağırılmaları arasında tam bir müşabehet olmasına binaen ezan usulünün de müslümanlığa Güneş Kül­ tü'nden girmiş olduğundan şüphem kalmadı. Remi Siméon adındaki Fransızın 1885 senesinde Paris’te neşr ettiği Dictionnare de la langue Nahuatl nam ında­ ki lugatm 660. sayfasında "Tzatzi Tepetl" sözünün (Montagne voisine de Tol- lan, où se tenait un cireur public afin d'appeler les habitants des villes et des villages pour le culte dû à Quetzalcoatl) yani (Tzatzitepetl, Tollan şehri civa­ rında bir dağın ismidir. Bu tepede hazır bulunan umumî bir münadi Quetzal- koatl mabudüne karşı yapılacak ibadete şehirler ve kasabalar ehalisini davet eder idi) diye izah edilmekde olması da ezan okunarak ibadete çağırılıp usu­ lünün müslümanlığa Güneş Kültü'nden girmiş olduğunda şüphe bırakmam ak­ tadır
Reklam
dinler bir tek sembolden çıkmıştır. Max Miller’e göre bu sembol, güneştir. Taylor'a göre, gök kubbesidir. Sieche'e göre fırtınadır. Hillebrant'a göre aydır. Dinler tarihine göre sembollerin en eski tipleri, gökyüzü, gü­ neş, ay, su, kutsal taşlar, arz (toprak), kadın, yeşerme (vejtasyon) ve ziraattır
Muhammed de, İlk Zamanlar "Sâbiî" Diye Tanınıyordu
- Bu parça, Buhârî'nin yer verdiği bir hadiste yer alıyor.13 Ve altı çizili yerle­ rin Türkçesi şudur: "(Peygamberin arkadaşlarından iki kişi bir kadınla konuşuyorlar:) - Haydi yürü gidelim! dediler. - Nereye? diye sordu kadın. - Tanrı'nın Elçisi'ne diye karşılık verdiler. - Haa şu kendisine "sâbiî" denen kimseye mi? diye sordu kadın. - Evet, işte o senin söylediğin kimseye diye karşılık verdiler.
Sâbiîlik ve İslam
- Müslümanlıkta namaz abdestiyle, boy abdestiyle "taharet" var. - Sâbiîlikte de bu var. - Müslümanlıkta "vakit"leriyle "namaz" var. "Beş vakit." - Sâbiîlikte de bu var. Aynı saatlerde, "üçü farz" altı vakit. - Müslümanlıktaki "namazlar", cenaze namazının dışında, "rüku'lu,
Muhammed'de Neden Çok Kadın Vardı?
İslamcılara bakarsanız şöyle açıklanabilir: - Peygamber, kimi kadınlara "acımıştı" da o nedenle almıştı onları. Önce bunun hiç olamayacağını, gerçeklerle hiçbir biçimde bağdaşmadığını belirtelim. Yoksul, çaresiz kadın mı toplamıştı Muhammed? Hangisi bu durum­ daydı? O çağda, o yörelerde sayılamayacak kadar yoksul, çaresiz kadın vardı.
Reklam
Hadisi şerif
"Bir adam karısını yatağına (cinsel ilişki için) çağırsa da, kadın yanaşmaz­sa, o sırada cinsel ilişkide bulunmazsa ve bu yüzden kocası geceyi öfkeli-sinirli olarak geçirse, melekler o kadına, sabaha değin lanet ederler."
hadise göre, Muhammed nerede ilgisini çeken güzel bir kadın görse, he­men eve gider; Zeyneb’Ie yatardı. Böylece şehvetini giderirdi
Peygamber benimle evlendi; BEN O SIRADA 6 YAŞINDAYDIM." Evet, bir yanda 49 yaşındaki Muhammed, öbür yanda 6 yaşındaki Âişe. Ev­leniyorlar. Muhammed'le evlendiği zaman Âişe'nin 6 yaşında olduğunun İslam dünyasın­ da, tüm Müslümanlarca kabul edilmesi zorunlu. Çünkü bunu anlatan "hadis", tartış­ masız "sağlam (sahih)" kabul edilir. Bu hadisi, İslam dünyasında en sağlam olarak benimsenegelmiş olan Buhârî'nin ve Müslim'in "e's-Sahîh"lerinde de buluyoruz. Anlatıldığına göre, "evlilik" gerçekleşiyor, ama yine de üç yıl kadar "zifaf" (yani gerdeğe girme, cinsel birleşme olayı) gerçekleşmiyor. Bu süre geçtikten sonra oluyor "zifaf".
Âişe: "Günümü Kimseye Vermem!"
Âişe'nin anlattığına göre: Muhammed'e, herhangi bir karısının gününü, sıra­ sını gözetmeksizin; dilediği karısıyla dilediği zaman yatma özgürlüğü veren "ayet", yani Ahzâb Suresi'nin 51. ayeti geldikten sonra da, Muhammed "Aişe'nin günü"nde başka kadınla yatmak istediğinde Âişe'den "izin" alma gereğini duyar­ dı. İzin isterdi; ama Âişe geri çevirirdi: - "Eğer izin verme, vermeme yetkim varsa vermek istemiyorum. Tanrı Elçi­ si! Bilesin ki hiçbir kimseyi sana (seninle yatmaya) yeğ tutmam."13 Kısacası, şunu demek istemişti Âişe: - "Gerçekten izin verme ya da vermeme yetkim var mı? Öyleyse vermiyorum. Seninle yatmak, her şeyin üstünde gelir bana." "Hadis"ten anlaşıldığına göre, Âişe'nin bu karşı koyuşuna Muhammed artık ses çıkarmamış; "Ayet var. Ayet bana istediğim zaman dilediğim karıyla yatma yetkisini vermiştir" dememiş ya da diyememişti.
359 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.