Şüphesiz bu din insan hayatını düzenlemek için konulmuş olan ilahi bir nizamdır. Ama bu nizam insan hayatında gerçekleştirilmesi yine insanın, beşeri gücünün sınırları çerçevesinde sarfedeceği çabaya bağlıdır.
Bugün insanlık bir uçurumun kenarındadır; dehşetle, tereddüt, hayret ve ızdırapla karşı karşıyadır. Afyon, esrar, alkollü içkiler, cinnet derecesindeki hız, ahmakça ölümlere koşuş ve daha nice gülünç "modalar"a sığınmakla içinde bulunduğu ruh halinden kaçıp kurtulmaya...
Yalnız İslâm sadece Allah'ı kulluğa layık görür, sadece O'na kulluk edilmesi gerektiğini vurgular. Hakimiyet/egemenlik hakkıyla birlikte insanların hayatı için nizam koyma hakkını da yalnızca O'na tanır. O nedenle yalnızca İslâm insanları Allah'tan başkasına kul olmaktan kurtarır. O sebeple biz yalnızca bu nizamı gerçekleştirmeye çalışmakla yükümlüyüz, bu yolda çaba sarfetmeye mecburuz.