Anne Baba Biz Suçluyuz

Dine Karşı Din

Ali Şeriati

Dine Karşı Din Sözleri ve Alıntıları

Dine Karşı Din sözleri ve alıntılarını, Dine Karşı Din kitap alıntılarını, Dine Karşı Din en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bütün şirk Dinlerinde Allahın yaratıcılığına inanılırdı. Ancak Rablik söz konusu olunca putların sayısı artıyordu. Nemrud ve Firavun dahi yaratıcılık iddiasında bulunmuyorlardı. Onlar "Halkın rableri/sahipleri" olduğunu söylüyorlardı. Rab olmak, yani sahip olmak, malik olmak demektir; yaratıcı değil. Firavun şöyle derdi "Ben sizin en yüce Rabbinizim."
Bugün "küfr" kelimesine verdiğimiz 'din karşıtı olmak' ve 'dinsizlik' anlamı, oldukça yeni bir anlamdır. İnsanın, Tanrı'ya, aşkın kudrete ve öte dünyaya inanmaması olan bu anlam, son iki üç asırla Doğu'ya taşınmış olan Batı düşüncesinin bir ürünüdür. Oysa Islâm'da, kadim metinlerde, hiçbir tarih kitabında ve hiçbir dinde "küfr" dinsizlik anlamında kullanılmamaktadır. Zira dinsizlik denilen durum hiçbir zaman var olmamıştır.
Reklam
Küfür, örtmek anlamındadır. Tıpkı ekin işinde olduğu gibi. Önce tohum ekilir, sonra da onun üzeri örtülür. İnsanın içinde de hakikat vardır. Ancak bu hakikatin üstü cehalet, kin, menfaatçilik veya mutlak bir bilgisizlik gibi sebeplerden dolayı siyah bir perde ile kaplanmış ve örtülmüştür. Bu nedenle ona küfür denir. Fakat bu küfür, din hakikatlerinin üzerini, dinsizlik vasıtasıyla örtmek değil; aksine din gerçeğinin üzerini, başka bir din ile örtmektir.
O zaman “Din her zaman halk kitlelerinin afyonu olmuştur.” Diyen 17. 18. ve 19. yy. aydınlarına hak vermek gerekir. Zira onlar tarihte hüküm sürmüş dinden söz etmektedirler. Onlar tarihe hükmetmiş dini görmekte, onu tahlil etmekte, bu dinin halkı uyutanların elinde bir araç olduğunu müşahede etmektedirler. Bu nedenle “Din, sosyal ve ekonomik açıdan azınlığın çoğunluğa tahakkümünü dinî açıdan meşru gösterir ve buna yol açar.” Diyenlere hak vermeli. Zira durum bundan ibaretti. Söz gelimi feodalite döneminde dinin vazifesi, mevcut durumu, yani kölelik ve efendilik sistemini dinî açıdan meşru göstermekti.
Fecr YayınlarıKitabı okudu
Ebû Zer şöyle diyordu: “Evinde yiyeceği olmayıp da kılıcını alıp sokağa fırlamayana şaşarım!” O, fakirliğe neden olana ve sömürgecilere kılıç çekin demiyordu. Onun çağrısı, bütün toplumu hedef alan bir çağrıydı. O, toplumda yaşayan herkes, sömürgecilerden olmasa bile yaşanan açlıktan ve fakirlikten sorumludur, demek istiyordu. Zira bu durumun ortaya çıkmasında herkesin payı vardır.
Şirk, bir taraftan insanı Allah’a kulluk yapmaktan alıkoyarken, diğer taraftan da, pek çok puta teslim olmaya, boyun eğmeye ve insanı köleliğe mecbur eder. Her şey put olabilir; Lât, Uzzâ, araba, üstünlük taslama, sermaye, kan, soy… Her dönemde farklı bir tağut Allah’a karşı isyan etmiştir.
Reklam
Alexis Carrel’in söylediği gibi: “Tarihteki bütün toplumlarda, dinî bir yapı her zaman var olagelmiştir.”
Zaten Ebu Zer, dinin canlı şekliydi, başka bir şey değil. O, başka hiçbir etki altında kalmadı ve Fransız devrimini yapanlardan biri değil, Gıfar kabilesinin bir ferdiydi. O şöyle diyordu: “Evinde yiyeceği olmayıp da kılıcını alıp sokağa fırlamayana şaşarım!” O, fakirliğe neden olana ve sömürgecilere kılıç çekin demiyordu. Onun çağrısı, bütün toplumu hedef alan bir çağrıydı. O, toplumda yaşayan herkes, sömürgecilerden olmasa bile yaşanan açlıktan ve fakirlikten sorumludur, demek istiyordu. Zira bu durumun ortaya çıkmasında herkesin payı vardır.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.