Ah. Viktorya döneminde bu kitabı okumuş olsaydım derdim ki “sonunda gerçek biri, gerçeklerden konuşuyor” ! İnsanın olmak istediği, göstermek istediği, yaşamak istediği ve olduğu, gösterdiği, yaşadığı tüm kimlikleri derinlemesine işlemiş Oscar Wilde. Döneminde çok tepki toplamış, kitabı defalarca kez sansüre uğramış. Oscar Wilde insanlara öylesine güzel ayna tutmuş ki, herkes portredeki yansımasından korkmuş, kendi portrelerine saplayamadıkları bıçakla Dorian’ın portresine saldırmışlar.
Aradan 131 yıl geçmiş. Faytonların yerini otomobiller, korselerin yerini taytlar, sohbetlerin yerini telefonlar almış. Ama bugün hâlâ buraya “ön yargılarınızdan sıyrılmadan okumayın” yazıyorsak ya da yazıyorsa birileri, değişen belki de sadece taktığımız maskelerin malzemesidir.