Durgun Don Cilt 1
Mihail ŞolohovDurgun Don Cilt 1 Gönderileri
Durgun Don Cilt 1 kitaplarını, Durgun Don Cilt 1 sözleri ve alıntılarını, Durgun Don Cilt 1 yazarlarını, Durgun Don Cilt 1 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Seninkisi bir kurt yüreği. Yahut yüreğinin yerinde bir taş var.”
Sayfa 384Kitabı okudu
Baktım bu gürültü patırtılardan. Eski hasretim tepti yine. Bebek emziğe nasıl sarılırsa, ben de bu hasrete sarılmışım öylece.
Sayfa 374Kitabı okudu
Ortak hiçbir yanımız yok onunla! Hatta konuştuğumuz dil bile ayrı.
Sayfa 373Kitabı okudu
Yalnız gerçek şu ki, bendeniz bu yaşımda, âşık olmuş vaziyetteyim.
Sayfa 369Kitabı okudu
Bir kadının geç kalmış aşkı ne ne gök mavisi, ne de gelincik kırmızısıdır, yol kenarlarındaki banotları gibi azgındır.
Sayfa 72Kitabı okudu
Uykuya dalarken kendi kendine, “Daha bunun yarını da var,” dedi, “hele şimdi istirahatimize bakalım da.”
Hükümetin eski bir paçavra gibi kenara fırlatılması lazım. Efendilerin postlarını yüzmek gerek, zira onlar bunca zamandır milleti öldürüp duruyorlar.
Her yarası olan, yarasını kendi usulünce iyileştirdi.
Harp ve Sulh’da, Tolstoy, karşı karşıya gelen ordular arasındaki bir çizgiden bahseder; yaşayanlarla ölüleri birbirinden ayıran meçhulün çizgisidir bu. Nikolay Rostov’un bölüğü hücuma kalkar ve Rostov’un kafasında bu çizgi belirir. Bu pasajı bugün çok daha iyi hatırlıyorum, zira bugün Şafak vakti bir Alman hussar birliğine hücum ettik.
Hayat, yazılı olmayan kanunlarını ister istemez insanoğluna kabul ettirir.
Sayfa 496Kitabı okudu
Hayat, ana yatağından çıktı mı, birçok kollara ayrılır. Aldatıcı dolambaçlı gidişi içinde bir daha hangi yatağa yerleşeceğini önceden kestirmek güçtür. Bugün kumlu bir yatak üzerinde, dibi görünecek kadar sığ, minicik bir dere halinde akar, yarın kabarır, yatağını doldurur.
Sayfa 466Kitabı okudu
Beni yardan aşağı itmek isteyen, kendisi yuvarlanacak yardan aşağı. Silahlarımızı onlara çevirmekten korkmamamız lazım. Halkı cehenneme itenleri vurmalıyız asıl.
Halk koyu bir cehalet içinde. Onları savaş uyandıracak. Fırtına gök gürültüsünden sonra gelir.
Ukraynalı’nın hastaneye gelişinden bu yana geçen bir ay içinde, Gregor’un hayatına temel olmuş bütün sistem, üzerinde dumanlar tüten bir harabe haline geldi. Gregor’un dünyasını savaşın korkunç saçmalığı zaten bir kanser gibi yemiş çürütmüştü; yıkılmak için son bir darbe bekliyordu. Bu darbeyi de Garanja vurdu ve Gregor’un saf, dürüst kafası uyanıverdi.