Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Düşsel Öykü

Arthur Schnitzler

Düşsel Öykü Gönderileri

Düşsel Öykü kitaplarını, Düşsel Öykü sözleri ve alıntılarını, Düşsel Öykü yazarlarını, Düşsel Öykü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Doktor gözlerini yarı açık çekmeceye çevirmişti. Birdenbire, üzerinde büyük harflerle "DOSTLARIM İÇİN" yazan bir ' zarf gördü. . "Bak şu işe!" diye bağırarak zarfı aldı. Havaya doğru tutup, diğerlerine gösterdi. "Bu bizler için." Uşağa dönerek başının bir hareketi ile artık ona gerek kalmadığını belirtti. Uşak da odayı terk etti. "Bizler için mi?" dedi yazar, gözlerini açarak. "Bundan hiç kuşkunuz olmasın ki," dedi doktor, "bunu açmak hakkımız. " "Hatta, görevimiz de," dedi tüccar, ceketinin düğmelerini çözerek. Doktor seramik bir tabaktan bir kağıt bıçağı alarak zarfı açtı. İçindeki mektubu masanın üzerine koyup, gözlüklerini taktı. Yazar bu kısa aradan faydalanarak, mektubu alıp sayfalarını açtı. "Madem hepimize yazılmış," diye mırıldandı ve masa lambasının ışığına tutmak için eğildi. Yanında tüccar ayakta duruyordu. Yazar yerinden kalkmamıştı. "Yüksek sesle okuyun lütfen," dedi tüccar ve yazar okumaya başladı.
Doktor uşağa, dostunun neden kendisini çağırttığını bilip bilmediğini sordu. Hatırladığı kadarıyla bu eve doktor kimliğiyle çağrılmayalı yıllar geçmişti. Bu soruyu beklediği anlaşılan uşak, ceket cebinden şişkin bir cüzdan, oradan da katlanmış bir kağıt çıkardı. Açıkladığına göre, yıllar önce efendisi, kendisi ölüm döşeğinde iken başına çağrılacak olanların adlarını yazmıştı bir listeye. Ve efendisi komada bile olsa, uşak bu sonımluluğu kendince üstlenerek onları çağıracaktı. Doktor kağıdı uşağın elinden alarak bakınca, üzerinde beş kişinin adı olduğunu gördü. Şu anda evde bulunanlara ek olarak, iki sene önce ölen bir dostlarının, bir de tanımadıkları bir başkasının adları vardı. Uşak, bu kişinin efendisinin dokuz on yıl kadar önce evini sürekli ziyaret ettiği bir fabrikatör olduğunu ve adresinin kaybolduğunu ya da unutulduğunu söylemişti.
Reklam
Bir fikriniz var mı?" diye sordu tüccar. "Ne hakkında?" dedi yazar dalgın bir şekilde. Bizi neden çağırtmıştı... yani yalnızca bizleri?" Yazar özel bir neden arama gereği duymadı. "Dostumuz," diye açıklamaya girişti, "özellikle son zamanlarda yapayalnız bir hayat sürdü. Ancak yine de sosyal bir kişilik sahibi olduğundan, ölümün soluğunu hissedince, böyle bir zamanında çevresinde dostlarını görmek istemiş olabilir." "Bir metresi de vardı ama," dedi tüccar. "Bir metres ha," diye yineledi yazar, iğrenmiş gibi kaşlarını kaldırarak. O anda doktor yazı masaşının orta çekmecesinin yarı açık olduğunu fark etti. "Acaba vasiyeti mi var içinde?" dedi. "Bu bizi ilgilendirmez," dedi tüccar. "En azından şu sırada. Ayrıca, Londra'da yaşayan evli bir kız kardeşi de vardı."
Sayfa 176Kitabı okudu
Yazar hâlâ yatağın başında durup ölmüş adamla sessiz diyaloğunu sürdürüyordu. "Öyle sanıyorum ki," diye fısıldadı tüccar doktora, "ölen dostumuzla son zamanlarda en çok o görüştü. Belki de o bu konuya ışık tutabilir. " Yazarsa, hareketsiz bir şekilde ayakta duruyor ve ölmüş adamın kapalı gözlerine dimdik bakıyordu. Geniş kenarlı tuhaf şapkasını tutan elleri arkasına kenetlenmişti. Öbür ikisi sabırsızlanmaya başlamıştı ve tüccar ona doğru gidip hafifçe öksürdü. "Üç gün önce," dedi yazar, "tepelerdeki bağlar arasında iki saatlik bir yürüyüş yapmıştık kendisiyle. Neler konuştuğumuzu merak eder misiniz? Yazın çıkmayı planladığı İsveç yolculuğu, Watson Sanat Evi tarafından Londra'da yeni yayımlanan bir Rembrandt portföyü ve nihayet Santos Dumont. Bir uzay gemisinin bilimsel ve matematik hesaplarına da kafasını takmıştı. Beni şaşırtıyordu. Kesinlikle, ölümden başka her şeyle ilgiliydi. Bir yaştan sonra insanların ölümü düşünmekten vazgeçtikleri doğru olsa gerek."
Sayfa 175Kitabı okudu
Vekilharç kadın içeri girdi. Gözlerinde yaşlarla yatağın başına çöküp ellerini ovuşturarak hıçkırmaya başladı. Yazar bir elini hafifçe omzuna koyarak avutmaya çalıştı onu. "Bu iş çok tuhaf," diye başladı tüccar, "yani bizleri başına çağırması. Neden ölüm döşeğinde toplanmamızı istemiş olabilir? Söylemek istediği önemli ne vardı ki?" Doktor acı bir gülümsemeyle, "Aslında ben öyle tuhaf bulmuyorum, ne de olsa doktorum,'' dedi. Tüccara dönerek, "Ve siz," dedi, "zaman zaman ona danışmanlık yaptınız. Belki de size vermek istediği bazı son direktifler vardı, işleriyle ilgili."
Sayfa 174Kitabı okudu
Kendisine yemin verdi, parıldayan çıplaklığıyla aklını başından alan şu şahane karıyı bulmadan rahat etmeyecekti. Sonra da Albertine'yi düşündü. Karısını, bu gece bütün karşısına çıkanlarla, Pierette ile, Marianne ile, çıplak kadınla ve ufak sokak kızıyla birer birer beraber olmadan tekrar koynuna almayacaktı.
Reklam
Fridolin ne pahasına olursa olsun, bu serüvenin sırlarını açığa çıkarmaya kararlıydı. Ona öyle geliyordu ki, kendisini kurtarmak için bedel ödeyen bu esrarengiz kadını bulmadan yaşantısı artık bir anlam taşımayacaktı
Kadın Fridolin'e, "Soru sorma!" dedi. "Ve hiçhir şeye şaşırma. Ben şimdi yalnızca bu kızın dikkatini dağıtmaya çalıştım. Ama sana doğruyu söyleyeyim : Devamlı olarak herkesi aldatamazsın. Geç olmadan kaç buradan. Ve her dakika daha da geç olabilir. İzini hulmamaları için dikkatli ol. Kim olduğunu kimse bilmemeli. Yaşamının ve varlığının huzunı büshütün mahvolur. Git!! .. " "Seni sonra görebilecek miyim?" "Bu imkansız." "O zaman kalıyorum." Kadının çıplak bedeni şöyle bir titredi, verdiği bu mesaj ve görüntüsü o anda adamın aklını başından aldı neredeyse.
Fridolin gözlerinin bağlanmış olduğunu fark etti. Ama anladığı kadarıyla gözlerini üzerindeki aynaya çevirmişti ve bağlarının arasından değişik renklerdeki kavalye kostümlü erkeklerin çırılçıplak kadınlarla nasıl dans ettiklerini izliyordu . Birdenbire kadınlardan biri Fridolin'in yanına geldi ve fısıldadı. Burada konuşulan her şeyin de sır olarak kalması gerekliydi anlaşılan, kimse yüksek sesle bir şey söylemiyordu. "Neden yalnızsın böyle? Neden dans etmiyorsun?"
Aniden bir kadın sesi arkasından fısıldadı : "Bana doğru dönmeyin. Daha vakit varken buradan uzaklaşın. Siz buraya yabancısınız. Bunu anladıklarında fena olursunuz."
26 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.