Salâh Birsel’in deyişinde ayrı bir yeri var ikilemelerin. Anlatımı da anlamı da bu yolla pekişiyor. Aynılı ikilemelerden çok, öğelerden birini seçse değişikliğe uğratıyor: “...keçeler ve küçüler, kambur zambur, aba kebe, pık pık, şeker şerbet vızık vızık, dünya donya, kaknem mi kaknem, sıska mı sıska, garklı gurklu, üfürlü ve püfürlü, urplu turplu, dıbır dıbır...” gibi.