Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Düşünme ve Konuşma Özgürlüğü

J. B. Bury

Düşünme ve Konuşma Özgürlüğü Gönderileri

Düşünme ve Konuşma Özgürlüğü kitaplarını, Düşünme ve Konuşma Özgürlüğü sözleri ve alıntılarını, Düşünme ve Konuşma Özgürlüğü yazarlarını, Düşünme ve Konuşma Özgürlüğü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Friedrich’in kanunlarında sapkınlık için en uygun ceza bir direğe bağlanarak yakılmaktı.
Sayfa 46
199 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Düşünce Ve Konuşma Özgürlüğü bana oldukça fazla -sayfa-not tutturmuş bir kitaptır. Çok değerli bilgi ve araştırmaya zengin bir eser.Okuduğum ilk felsefe kitabıydı ,bir hocamdan hediye aldığım bu kitap, devamını getirtebilecek kadar iyi bir öncü kitap oldu benim için. Hiddetle tavsiyemdir!! Tarihi serüven halinde izleyip , izlemeye kalmadan araştırmalar ,yorumlar, fikirler, dinler, düşünce deryaları ve edindiğiniz bilgilerin ilgi çekiciliğinde savrulup duruyorsunuz. siz savrulurken ben de keyifli okumalar diliyorum. *_*
Düşünme ve Konuşma Özgürlüğü
Düşünme ve Konuşma ÖzgürlüğüJ. B. Bury · Sayfa Yayınları · 2011150 okunma
Reklam
Düşünme özgürlüğünün bir anlamı olabilmesi için onun düşündüğünü söyleme özgürlüğü ile birlikte olması gerekir.
Sayfa 198Kitabı okudu
Ceza ile insanların inançlarını değiştirmek mümkün olsa bile, bu yöntem ruhları kurtuluşa erdiremez.
"...düşünme özgürlüğünün bir anlamı olabilmesi için onun düşündüğünü söyleme özgürlüğü ile birlikte olması gerekir."
Sayfa 6 - Sayfa YayınlarıKitabı okudu
Eğer hakikat suyu daimi bir akışla ilerlemezse, uyuşkanlık ve gelenek bataklığı içinde bulanıp kalır.
Reklam
Sokrates gibi bazı insanlar, düşüncelerini saklamaktansa ölmeye razı olmuşlardır, bugün de öyle yapacak insanlar vardır. Demek ki, düşünme özgürlüğünün bir anlamı olabilmesi için onun düşündüğünü söyleme özgürlüğü ile birlikte olması gerekir.
"Bible eleştirisi akımı başlıca Protestan atmosferi içinde rağbet gördüğü için, Bible'in bu yeni durumunun da kısmen reform'un sonuçlarından sayılması gerekir. Ve Protestanlık işte böyle rasyonalizm yolunda bir atlama taşı rolü oynamak suretiyledir ki özgürlük davasına hizmet etmiş oldu."
Sayfa 65 - Sayfa YayınlarıKitabı okudu
"Esaslı bir hata vardır ki tarihi yüzeysel şekilde okuyanlar buna hala katılırlar: güya Reform dinsel özgürlüğü ve bireyin kendi başına hüküm vermek hakkını tesis etmişmiş. Oysa gerçekte Reform'un yaptığı, ortaya yeni sosyal ve siyasal şartlar çıkartmaktan ibarettir. Bu şartlar içinde nihayet din özgürlüğü de sağlanabilmiştir. Bir de Reform'un kendi içindeki tutarsızlığının sonucu olarak, bu hareketin ileri gelenleri arasında ortaya çıkan ayrılıklar, sonuç olarak bireyin kendi başına hüküm verme hakkının kabulüne yol açıp imkan vermiştir. Fakat Reform hareketinin başında bulunanların kafalarında, kendi doktrinlerinden başkalarına tahammül göstermek fikri asla yer bulmamıştır. Onlar bir otorite yerine başka bir otorite kurmuşlardır."
Sayfa 61 - Sayfa YayınlarıKitabı okudu
"Mücadelenin mihverini bireyin vicdanı ile devletin otoritesi ve mefruz menfaatleri arasındaki aykırılık oluşturuyordu."
Sayfa 38 - Sayfa YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Bir kimse yalnız kendi memleketinin adetlerine alışık kaldığı müddetçe bu adetler ona o kadar olağan şeyler görünür ki, onları adeta doğanın gerek ve zorunluluğu gibi görür; fakat başka ülkelere gidip de oralarda büsbütün ayrı alışkanlıkların ve yaşam standartlarının hüküm sürdüğünü görünce, adetin kuvvetini anlamaya başlar ve ahlak ile dinin arz dairesine göre değiştiğini öğrenir."
Sayfa 21 - Sayfa YayınlarıKitabı okudu
"...önemli bir noktayı kaydetmelidir ki, o da Yunanlılar'da Sacerdotal(vazife kutsiyetini tanrılardan alan) mahiyette bir ruhban heyetinin bulunmamış olmasıdır; bu hal hürriyetin belli başlı bir şartıdır. Tapınaklardaki rahipler, kendi çıkarları için, camia üzerinde zorbaca hüküm süren ve dini inançlara karşı yükselecek sesleri susturabilen kuvvetli bir kast haline hiçbir zaman gelememiştir."
Sayfa 19 - Sayfa YayınlarıKitabı okudu
"İnsanların çoğunun bilgi ve inançlarının büyük kısmı hep bu türdendir: araştırılmadan ana babalarından, hocalarından, tanıdıklarından, kitaplardan, gazetelerden öğrenilmiş şeylerdir. (...)Fakat vakıaları bu tarzda öğrenmemiz ancak bir şart ile caiz olabilir; otoriteye güven suretiyle kabul edeceğimiz vakıalar ispatı ya da araştırılması mümkün olan şeyler olmalıdır."
Sayfa 11 - Sayfa YayınlarıKitabı okudu
318 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.