Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Düşünmek Öğrenmek Unutmak

Frederic Vester

Düşünmek Öğrenmek Unutmak Sözleri ve Alıntıları

Düşünmek Öğrenmek Unutmak sözleri ve alıntılarını, Düşünmek Öğrenmek Unutmak kitap alıntılarını, Düşünmek Öğrenmek Unutmak en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
dikence balığının programlanmış evlilik dansı:
Bu çok ilginç olay, her yıl ilkbahar aylarında suların ısınmasıyla birlikte tekrarlanır. Vücudundaki sinirler aracılığı ile suların ısındığı bilgisi beynine iletilen dikence balığı dişisi, yumurtalarını bırakacağı bir yer aramaya başlar. Çünkü beyninde "sular ısındı" uyarısı ile salgılanan harmanlar, onu bu otomatik davranışa itmektedirler. İstenilen biçimde bir yer bulunduğunda, yine otomatik olarak cinsel bir hormon olan Testosteron salgılanır. Dikence balığının görünümü ve tavrı değişir. Saldırgan olur, bölgesini korur, karın kısmı kırmızı, sırtı da mavi bir renk alır. Gözleri de masmavi bir görünüme bürünen damat, artık elbisesini giyinmiştir ve yukarıda anlatılan "evlilik dansı" başlar. Otomatik olarak bu program, genlere kaydedilmiş durumdadır. Her türlü engellemelere rağmen, balıklar bu çiftleşme ve dölleme serüvenini bıkmadan en baştan tekrarlamakta ve programı aynen tamamlanmadan rahat edememektedirler.
Sayfa 24 - arıtan yayınevi, pdf
Algılama, beynin bazı lokalize bölgeleri tarafından yapılır. Ama daha hemen o anda. beyindeki çağrışım modelleri aracılığı ile beynin bütününe yayılır. Orada işlenir ve kayda geçilir. Yani hatırlama işlemi, beynin belirli bölgeleriyle kısıtlı değildir. Örneğin. göz ile yapılan algılamalarda görev yapan hücrelerde ortaya çıkacak olan bir arıza, daha sonraki görsel algılamaların yapılamamasına yol açar. Ancak, daha önceden bu kanalla hafızaya kaydolunmuş enformasyonların ortadan kalkması sonucunu doğurmaz. Eski görülenler, sonsuza dek hafızada kalmaya devam ederler.
Sayfa 35 - arıtan yayınevi, pdf
Reklam
Büyük beyin kabuğu, '' BEYNİMİZİN EN BÜYÜK BÖLÜMÜ ''
Düşünme işlemini gerektiren koşullara uya­bilmek için büyük beyine (be­yaz bölüm} ihtiyaç vardır. Ko­ku lobundan gelişerek büyü­yen büyük beyin kabuğu, öy­lesine büyür ki kafatasının içine sığabilmek için, kıvrımlar halinde katlanır. Bu arada içsel güdüleri ve otomatik ha­reketleri yöneten bölümler, gi­derek küçülmüşlerdir.
Beyni ortadan enine doğru ikiye bölersek, karşımıza yanın metrekarelik bir alana sıkışmış durumda olan beyin lobu çıkar. Bu lob; insanın varoluşunda ve yaşamda kalmasında ona en çok yardımcı olan organıdır. Ve insanı hayvandan ayıran en önemli yeridir. Bu nedenle de, insanlarda diğer bütün canlılara oranla daha fazla gelişmiştir. Beynin bu bölümü; düşünme, tanıma, seçme, hatılama, unutma ve bilgilerin koordinasyonu ile kombinasyonunu gerçekleştirir. Özetle, insanın en değerli şeyidir.
Sayfa 33 - arıtan yayınevi, pdf
"Benlik bilincinin hissedilmesi"
''limbik korteksten", bugünkü beynimizde de yer alan "büyük beyin kabuğu" oluşmuştur. Bu oluşum sonucunda insanoğlu, dış dünyayı bir bütün olarak algı­lamak ve onun büyük bir bölümünün resmini beyninde tasarlamak fırsatına kavuşmuştur. Bundan başka, be­yinde yeni oluşan nöronlar ve bunların birbirleriyle birle­şerek meydana getirdikleri beyin ağı, daha önce depolan­mış izlenimler arasında yeni bileşimlerin ve yeni bilgile­rin ortaya çıkmasına yol açarlar. Bu izlenimlerin, anıla­rın, deney ve tecrübelerin birbirleriyle ilintileri ve birleş­meleri, bir takım yeni düşünce ve duyguların doğmasına neden olur. Bunların farkına varmak da, insanda "benlik bilincinin hissedilmesi" sonucunu oluşturur.
Yaş ilerledikçe büyük beyin kabuğu, beynin iki yanın küresi arasında bir iş bölümü yapmaya (geliştirmeye) başlar. İnsanlar üzerinde yapılan incelemeler, bunların yüzde 90'ında "aktif' konuşma merkezinin sol yarımkürede, "pasif', yani söylenenleri alan, dinleyen konuşma merkezinin ise sağ yanın kürede lokalize olduğunu yarım göstermiştir. İlginç bir nokta da, gürültü ve müziğin sağ küredeki işitme merkezince daha iyi değerlendirilmesidir. Buna karşılık soldaki merkezde ise, konuşma, anlatma ve· açıklama gibi şeyler daha başarılı olarak algılama, gerçekleştirilmektedir.
Sayfa 34 - arıtan yayınevi, pdf
Reklam
Herhangi bir biçimde ortaya çıkan duygular ve algı­lar, beyine yeni birer veri gibi kaydedilip, saklanmaya başlar ve daha önceki enformasyonlarla ilişkiye girerler. Böylece eski ve yeni enformasyonlar arasında ortaya çı­kan bu karşılıklı etkileşme, kişilerin davranışları belir­ler. Dıştan gelen ya da uyarılma yoluyla içten doğan çe­şitli etkiler, sinirlerden meydana gelen ulaşım ağı ile bey­ne ulaşırlar. Bu arada beynin bazı bölümleri uyarılır, ba­zı hormonlar salgılanır, belirli sinir hücrelerinin uyarıl­ması ya da engelenmesi sağlanır. Daha sonra da ilk etki­ tepkiye herhangi bir tepki, bir cevap verilir. İşte bu aşamalardan geçen etki-tepki sürecinin karşılıklı olarak sayısız kez yenilenmesi; düşünme, öğrenme ve unutma olayının temelidir. Sinapslar arasında oluşan basit bilgi (enfor­ masyon) aktarmalarından yola çıkarak, son derece kar­maşık bir enformasyon sistemine varan insan beyninin nasıl işlediğini, ancak yeni yeni anlamaya başlamış bulu­nuyoruz. Beynin işleyiş yasaları tek boyutlu ve neden­selliğe dayalı bir mantıkla kavranılamayacak derece komplekstir. Onu anlayabilmek için yeni. sibernetik ya­salara gerek duymaktayız.
Merak, ilgi, hayranlık ve beklentinin eksik olduğu yerde, yeni öğrenilenecek bir konu için yeterli beyinsel hazırlık yapılamaz .
Sayfa 198 - Arıtan YayıneviKitabı okudu
Zihni ve ruhsal ola­nı tek başına incelemeye çalışmak, onu bağımsız ve öz­gür kılmaz.
Gördük ki, hiçbir düşünce ve hiçbir duygu kendi başına varolamaz.
253 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.