Düzenbaz
E. LockhartDüzenbaz Gönderileri
Düzenbaz kitaplarını, Düzenbaz sözleri ve alıntılarını, Düzenbaz yazarlarını, Düzenbaz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Paolo anahtar arayışından vazgeçti. Saçları sırılsıklamdı. "Pencerelerde alarm var," dedi. "Sanırım ümitsiz bir durum."
"Ne yapmalıyız?"
"En iyisi çardağa gidip bir süre öpüşmek," dedi Paolo.
Sayfa 109 - pegasus yayınları - djkdf
Hiçbir şey yolunda gitmiyor. Hiçbir yeri evim gibi hissetmiyorum. Hiç evimdeymişim gibi hissetmedim. Hissedeceğimi de sanmıyorum.
Sayfa 89 - pegasus yayınları
"Sence bir insanın yaptığı en kötü şey onun ne kadar kötü biri olduğunu mu belirler?"
"Yani arkadaşın kendini öldürdüğü için cehenneme gidip gitmeyeceğini mi soruyorsun?"
"Hayır." Jule'un kastettiği kesinlikle bu değildi. "Demek istediğim, hayattayken yaptığımız en kötü şeyler bizim kim olduğumuzu mu belirler? Yoksa insanlar, yaptığımız en kötü şeylerden daha mı iyidirler?"
Paolo düşündü. "Şey, Kış Masalı'ndaki Leontes'i ele alalım. Arkadaşını zehirlemeye çalıştı, kendi karısını hapse attı ve bebeğini ıssız bir yere bırakıp terk etti. Yani ondan kötüsü olamaz. Öyle değil mi?"
"Evet."
"Ancak sonunda... daha önce izlemiş miydin?"
"Hayır."
"Sonunda pişman olur. Yaptığı her şey için öylesine, öylesine pişman olur ki bu yeterlidir. Herkes onu affeder. Yaptığı onca kötülüğe rağmen Shakespeare, Leontes'in günahlarından arınmasına izin verir."
Sayfa 82 - pegasus yayınları - kitaptaki en sevdiğim kısım.
"Gizemler statükoyu kalıcı hale getirir. Sonunda her şey daima son bulur. Düzen yeniden sağlanır. Ancak düzen diye bir şey aslında yoktur, öyle değil mi? Bu yapay bir kurgudur. Gizemli roman türü bütünüyle nedensellikte Batı kavramları üstünlüğünü pekiştirir. L'Etranger'de, olan biten her şeyi en başından bilirsin. Çözecek bir şey yoktur çünkü insan varlığı nihayetinde anlamsızdır.
Sayfa 76 - pegasus yayınları
Jule sırf Immie'nin hangi yöne gideceğini görmek için, "Fırsatlar ülkesi," dedi.
"Öyle olduğuna inanıyorlar ama işin aslı bu değil," diye yanıtladı Immie. "Haberlere yarım saat baktığında beyaz olan ve İngilizce konuşanlar için daha fazla fırsat olduğunu görebilirsin."
"Bir de senin aksanınla konuşanlar için."
"Doğu yakası mı?" dedi Immie. "Evet, sanırım. Ayrıca engelli olmayanlar için. Ah, bir de erkekler için! Erkekler, erkekler, erkekler! Erkekler etrafta hala ülke koca bir pastaneymiş de tüm pastalar onlara yapılmış gibi dolaşıyorlar. Sence de öyle değil mi?"
Sayfa 39 - pegasus yayınları