Kitap okuyarak öğrenme ve araştırma ihtiyacını karşılayan çocuk seçici olmaya ilgisi olduğu alanlar odaklanmaya ve bilgi kaynaklarını çeşitlendirmeye başlar.
Kelime dağarcığı sınırlı olan birey, dar düşünme, sığ düşünme sorunu ile karşı karşıyadır. İnsan beyni sözcüklerle düşünür. Yeterli sözcüğe sahip olmayanlar, hem düşünme, hem anlama, hem de sözlü-yazılı anlatma becerisine sahip olamaz.
Felsefe tüm bilim dallarının temelini oluşturur. Öğrenciye düşünmeyi, olaylara farklı perspektiflerden bakabilmeyi, irdelemeyi ve sorgulamayı öğretir. Bu temel bilgilere ve becerilere sahip olmayan öğrenciler, yüzeysel, tek düze ve basmakalıp öğrenme sürecinin aktif bir üyesi olur.