Yeterince iyi değildi diyenler var.
Yere göğe sığdıramayan var.
Herkesin kendi görüşü tabii ama ben şahsen beğenenler tarafındayım.
Yalan yok, aşk öğelerine gerçekten çok ağırlık verilmişti. Ama bu kitabı kötü yapmıyordu. Güzelleştirdiğini söyleyemem ama kitap kesinlikle kötü değildi.
Sadece biraz kafa karıştırıcı olduğunu söyleyebilirim. Bazı yerlerde "Acaba kitap aslında fantastik değil de, şizofreni bir kızın aşk hayatını anlatan bir genç kurgu mu?" dedim. Hani uzun bir süre fantastik olaylara yeterince yer verilmedi. (GERÇEKTEN!) Ama işin içine fantastik ögelerin tam anlamıyla girdiği o sonlara doğru olan kısımlar paha biçilemezdi.
Ayrıca diğer serilerden farklı olarak tüm gizemleri direkt ilk kitabın sonunda çözmemiş. Mesela kızımız Mara, birinci kitabın sonunda hala bu şeyleri nasıl yapabildiğini bile bilmiyordu. Ve hiç beklemediğim bir anda karşıma çıkan bilgiler şahsen beni çok şaşırttı. Ve bu güzel bir artıydı bence.
Her neyse, velhasıl kelam; ben şahsen bu kitabı sevdim, sizlere de öneririm.
(Şu anda 2. kitabı da okuyorum bu arada.)