El Esmau'l Husna - 1

Muhammed Hüseyin (R.A.)

El Esmau'l Husna - 1 Gönderileri

El Esmau'l Husna - 1 kitaplarını, El Esmau'l Husna - 1 sözleri ve alıntılarını, El Esmau'l Husna - 1 yazarlarını, El Esmau'l Husna - 1 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
452 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
174 günde okudu
Rabbimizin güzel isimleri o kadar güzel ve ayrıntılı anlatılmış ki hayran olarak okudum ve dinledim… Nasibi olanlar bu kitabı bulacaktır…Belki kitap, nasibi olanlara ulaşacaktır… Sevgiyle okunmasını dilerim…
El Esmau'l Husna - 1
El Esmau'l Husna - 1Muhammed Hüseyin (R.A.) · Diyar Yayıncılık · 20174 okunma
Kıyamet Günü; Allah’ın, insanları dirilttiği gün bütün insanlar diz üstü yere çökmüş bir vaziyettedir ve o gün Allah tecelli etmiştir. Ayeti kerimede buyurdu ki; “O gün yeryüzü Allah’ın nuruyla aydınlanır.”9 Güneş yok, yeryüzü Allah’ın nuruyla aydınlanmış ve Allah soruyor; Li menil mulkul yevm: “Bugün mülk kimindir?” Hiç kimse konuşmaya güç yetiremez, cevap vermeye güç yetiremez. Cevabı Allah verir; Lillâhil vâhidil kahhâr: “Bugün mülk vahid ve kahhar olan Allah’ındır.” Vahid ve kahhar olan Allah! O gün herkes bilir ki kendisine ait hiçbir şey yokmuş. “Benimdir” dedikleri hepsi Allah’tan bir emanetmiş. Vahid; sıfatlarında, isimlerinde, El Esmau’l Husna’sında bir olan demektir. Vahid ve Kahhar... Eğer biri Allah’ın mülkünde herhangi bir şeye sahip çıkmışsa, kendisini bile onun vahdaniyetinden, isimlerinden bir isme ortak koşmuşsa, kendini, nefsini, ilmini, aklını, malını, mevkisini veya başka birini, başka şeyleri Allah’a şirk koşmuşsa Allah onu kahreder. O gün onu ondan almıştır ve buna karşılık ceza olarak onun gideceği yer cehennemdir. Onun için Allah’ı El Esmau’l Husna’sından tanımadan anlamak mümkün değildir. Kendimizi tanımamız mümkün değildir. Kulluk yapmamız, Allah’a âbd olmamız mümkün değildir. Önce Allah kendini nasıl tanıttıysa öyle tanıyoruz, tanımamız lazım. Allah bu isimlere karşılık kendisine nasıl halife olmamız gerektiğini, âbd olmamız gerektiğini, bu isimlere nasıl iman etmemiz gerektiğini beyan ediyor.
Reklam
“Allah yüceler yücesidir (mülkün sahibidir) mülk onun hakkıdır, ondan başka ilah yoktur. (Sadece o vardır) ve o, kerim olan arşın rabbidir.” Arş bütün varlığı, bütün kâinatı kaplamıştır ve Allah arşın rabbidir; yani Allah bütün varlığa, kâinata Rab ismiyle muamele eder demektir. Kuluna nasıl bir muamelede bulunursa bulunsun, varlığa nasıl bir muamelede bulunursa bulunsun; o varlığın, o kulun kemalatı onunladır. Allah, o kemale ersin diye muamelede bulunmuştur. Muamele de nerden gelirse gelsin o da arşın rabbindendir. Eğer biri bunu böyle anlamadıysa Allah hakkında su-i zanda bulunur. Sebebi görür, sebebin sahibini görmez. “Semavatın, arzın mülkü ve ikisinin arasında her ne varsa Allah’a aittir ve dönüş onadır.” Hiç kimse kendini ne gökte ne yerde ne de ikisi arasında bir şeye sahip görsün. Kendine mülk olarak görmesin; çünkü hepsinin sahibi Allah’tır. Dönüş onadır, hesap ona verilir diyor. “Yerde gökte ikisi arasında ne varsa hepsi Allah’a aittir.” Li yecziyellezîne esâû bimâ amilû: “(Allah, insanı dünyaya gönderip insanı mülkünde imtihana tabi tutuyor.) Kim mülkünde (yanlış yaparsa, günah işlerse) kötülük yaparsa Allah onları cezalandıracak.” Ve yeczîyellezîne ahsenû bil husnâ: “Kim de güzellik yaparsa ona en güzeliyle bir karşılık vardır.” Güzel yapana güzelliğine karşılık en güzeli vardır. “Bilhusna” Esmau’l Husna vardır. Yani “Allah onu Esmau’l Husna’sıyla güzelleştirir, şereflendirir kendine yakın eder” dedi.
“Yoksa o kötülükleri yapan (kötülükleri tekrar tekrar yapıp duran) kimseler, iman edip salih amel işleyenlerle onları bir tutacağımızı mı zannettiler? Hayatlarında ve ölümlerinde (onlara aynı muameleyi yapacağımızı mı zannettiler? Eğer böyle zannetmişlerse) onlar ne kötü hüküm vermiştir!” İman edip salih amel işleyenler imanlarına karşılık, amellerine karşılık Allah’tan cenneti istiyor. Birinin imanı yok, salih ameli yok, buna karşılık o da cenneti istiyorsa; “Allah bizi bir tutsun. Onlara neyi ikram etmişse bize de onu ikram etsin” diyorsa, Allah “bu ne kötü hükümdür” dedi. Bu, Allah’ın hakkını takdir edememektir. Bir insana bile biri iyilikte bulunur biri de kötülükte bulunursa aynı muameleyi o iki insana yapar mı? -Yapmaz. Bir baba, çocuklarından biri itaatkâr, biri isyankâr olursa onlara aynı muameleyi yapar mı? -Yapmaz. Kendisi böyle yapmazken Allah’ın böyle yapmasını beklemek haksızlıktır, takdirsizliktir! Kişi, “Allah iyilik yapan, iman edip salih amel işleyenle kötülük yapanları bir tutsun” diyorsa Allah’ın hakkını takdir edemedi demektir.
Allah’ın sıfatlarını, isimlerini anlamadan Allah’ı tanımak hiç kimse için mümkün değildir. Onun için Allah’ın sıfatlarını, isimlerini Kur’an’a göre (Kur’an’daki isimlerine göre) anlamaya, tanımaya çalışıyorduk. Kur’an’ın ilk suresi, hem resmi sıralamaya göre hem de nüzul sırasına göre Fatiha Suresi’dir. Fatiha Suresi tam olarak inmiş ilk suredir. Biz de Allah’ın isimlerine oradan başladık. Hep beraber önce Allah’ın zat ismini; yani Allah ismini, sonra Rab ismini, Rahman ismini ve Rahim ismini anlamaya çalıştık. İnşallah şimdi de Allah’ın Malik ismini, “maliki yevmiddin” ismini anlamaya çalışacağız. Nasıl ki Fatiha Kur’an’ın özü, özeti, anası, kapısıysa, bütün bu manaları Resulullah (s.a.v.) Efendimiz Fatiha için beyan etmiştir. Aynı şekilde Allah’ın Fatiha’daki isimleri de Esmau’l Husna’nın anasıdır, kapısıdır, özetidir, özüdür; yani zat ismi olan Allah ismi, Rahman ismi, Rahim ismi, Rab ismi, Malik ismi bütün esmanın anasıdır, özüdür. Esmau’l Husna’daki bütün isimler Fatiha’daki bu isimlerin etrafında döner, bu isimlere dâhil olur; yani çıkış noktası bu isimlerdir. Dolayısıyla bütün Esmau’l Husna Fatiha’daki isimlere dâhil olur. Mesela Allah kerim’dir; ikram eder, ikramı sonsuzdur, “Ekrem-el Ekremin”dir. Bu isim hangi isme dâhil olur? -Allah’ın malik ismine... Mülkün sahibi odur, maliki odur, mülkünden ikram eder. Allah kerimdir, manevi olarak ikram eder. Hangi ismiyle ikram eder? -Rab ismiyle. Neyden dolayı ikram eder? -Rahman ve rahim oluşundan dolayı... Neden? -Çünkü seviyor, çünkü o Allah’tır. Kerim ismi böylece bütün isimlere dâhil oldu.
Allah neye davet ediyor? -Kendine… “Dön” dedi. Yani; “Bu yaştan sonra bir şey olmaz, bu aşamadan sonra artık bir şey yapamam deme!” “Sen dön, ben sana rahmetimle muamele ederim, senin günahlarını sevaba çeviririm.” Niye? -Çünkü “Allah rahim ve veduddur” 71 buyurdu. Rahmetiyle muamele eder; çünkü Allah seviyor ve sevendir. Rahim ve vedud olandır. Allah bize rahmetiyle muamele etsin inşallah! Bizi Rahim isminin tecellisine mazhar etsin inşallah! Kullarına karşı, mahlûkata karşı bizi rauf ve rahim kılsın inşallah! Allah bizi esmasıyla, zatıyla, sıfatıyla tecelli edip şereflendirsin inşallah! Bizi kendisine layıkıyla halife kılsın inşallah! Ayna kılsın inşallah! Âleme, âlemlere nur saçanlardan kılsın inşallah! Allah hepinizden razı olsun.
Reklam
97 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.